Teninin Kokusuydu YaşamakSesimin çığlığına tutunarak sokuldum dudağına Unutulmuş sarılışların iç ağrısıydı arzulu öpüşün Hangi soruydu unuttum, hangi kelepçedeydi aşk! İhtişamı tükenmiş derelerde korkusuzdu düşümüz Firari arzuların çılgın geminde anı kurşuna dizdik Yudumlara bölündük birbirimizde, yağmur sustu Dik yamaçların zemherisinde, yorgunluk pustu Asi yangınlar sardı tenimizi, bedenlerimiz coştu Bulutlar geçti üzerimizden, ruhlarda kaldı tortusu Biçare coşkularımızın intizarıyla avuçlar yoruldu Kan ter içerisindeydik, söndü ışıklar çevremizde Kendi masalımızın kahramanıydık biz belki de Özgündü türkümüz, an dağılırken göğsümüzde Teninin kokusuydu yaşamak, izbe gezegenlerde Çoğaldım yeniden, senli suretimin öpüşleriyle Yırtıldı korkularımızın zarı, bıçak ayrıldı ruhtan Patladı göğsümüzün kapsülü, arındık hazlardan Dağladık tenimizin sargısını, ağlamadık vedadan Binlere bölündük biz, sevginin zikzaklı yollarında Islandı çarşaflar, suskularımızın eşkıya dağlarında Selahattin Yetgin |