ışıkkoş çiçek’çi çingene gece piç doğuracak gene yozlaşmanın bereketi çökecek sönük lamba diplerine elindeki her gül dalı bir best seller haberin var mı kısaltılmış kitap dönekleri onlar bir devir o masaya sığar mı sarı don’una yansıyan mor ışık hangi pusu kadehinin kristal’inde kırılgan eski roman satırları çıkıyor yüzüne düştükçe sökemiyorum alfabe’yi utanıyorum kuşağımdan neşter olmaz kavak ağaçlarından doğacak, doğdurulacak boşuna çaput bağlama dallarına gözümü alıyor sarı’ların kırmızı giyin bundan sonra kasım |