ŞEHADETTEN AĞITLAR, HALİ DÜNYANIN PERİŞANİYETİ...ve..yaratıcı dedi ki ey dünya bana hizmet edene hizmet et sana hizmet edeni kendi hizmetinde kullan ……………………….................................... dünyanın günahı ne ( birinci bölüm ) şehide ölüymüş gibi ağıtlar yakmakta ne ( ikinci bölüm ) ………………………… 1. Bölüm alemde bencil bir korku içine kimleri almamış ki git git bitmeyen nefretler madde manayı yutmuş kasıla kasıla güler yüklenmedi insan azmanının yüklendiği ilahi mesuliyeti semaya başını diken dağlar ben deyince insan alem küçüldü dağlar cebinde küçük oyuncaklar gece kan aksın rahmet beklenen dudaklardan fahişe yatağında beden ruh bedende yansın göz gözü teke düşürsün kapatarak birini kaşla göz arasında diğerini aldatsın gel de şimdi vefaya inan yok ki kör gözde renk sabır taş oldu çatladı yürek sahte kalpte ne arasın iman dondu lanetlenmiş zaman kanıksadı insanı artık tatilde şeytan mesai yapardı hani çatlarcasına gerek kalmadı iki ayaklıdan onu utandıran günahlar akarken utanmak erdem oldu derken nakış nakış fıtrata işlenmişken acı çekmek sana bana kaldı arlansaydı dünya acı da kalmayacaktı oysa her peygamberin ortak sünneti acıyı derinden derinden içine çekmekti insanlık kılığında canavar ülkeleri kana bular özgürlüğü çocuk ölülerinde arar babasının ardında bir çocuk dünya seyrederken birden kurşun yer saklamaya çalıştığı masum bedeninden ……………………… 2. Bölüm bizim Mehmetlere gelince onlar vatan toprağında nazardan boncuk on ikilik şehadet zincirinde yan yana dizilip biz ağlarken manasız şehit şehit gülerler kimi babasına ağıt yakar kimi evlat bilmeden anne olur ardlarından yetti be sığmayacak şiirlere dünyaya sığmayan şehitler türküleri okunurken manevi alemde kalemlerde nedir bu tevekkülsüz ağıtlar onlar erdi muradına bizim başımıza gökten lanetlenmiş taşlar düşer kelimelerimiz kalbe acı pompalar yutkunur inançsız din bilmez gibi dili tutulası asık suratlı sayfalar her mısrada her satırda ağlamalar yetti be sığmayacak şiirlere bu kadar sömürü yetmedi mi adı Mehmet olan şehitlere dünyanın hali bu ülkemin hali bu şairin hali bu hali alem bu …………… hişşt ayıp ama şehit bu vatan için ölenin [onlara ölü demeyin der yaratıcı..] milliyeti olur mu |
2. Allah Yolu' nda öldürülenlere ölü demeyiz, zira onlar diridirler de biz bilmeyiz. Ve madem onlar görevlerini tam yaparak gittikleri yerde mutlu mesutlar, bize ne düşer? Tevekkül, görevi devr almak, Allah Yolu' nda sabır ve sürekli ah edip de bu aha donarak zamanı yitirmemek. Evet, bazen karıştırıyoruz. Biz ah vah ile vakit kaybeder iken hem zalim işini görüyor sessizce hem de belki bazen ileri gidersek Mehmetlerimiz' i incitiyoruz. Rahmetli Vatan Şairimiz Mehmet Akif Ersoy' un şu dizeleri, şu an içinde bulunduğumuz hali özetliyor ve "gafil kafaya bir tokmak" gibi iniyor:
"Zevke dalmak şöyle dursun, vaktimiz yok mateme,
Davranın, zira gülünç olduk bütün bir âleme!."
Milli bilincin şehitlere ağıt yakmaktan ziyade onların görevini devr almak olduğunu, ve ileri giderek işi feryada vardırıp da onların ruhlarını incitmememiz gerektiğini ve kadere karşı gelinmeyeceğini (zira kadere karşı gelen, başını örse vurup kırar) ve Allah' ın Rahmetinden fazla merhamet edemeyeceğimizi hatırlatan bu dizeler çok özeldi, çok güzeldi.