Babam
Yıllardan doksan beş Mayıs on iki
Haberini aldım, geldim öylece. Kurbanın son günü, Cuma’ ydı sanki Zamanı durdurup daldım öylece, Uzanıp yatmıştın tespih elinde, Allah’ ın kelâmı kuru dilinde, Ölüm meleğinin kolu kolunda Halin iyi değil, bildim öylece Biçare anam da dönüp duruyor, Feryatla bağırıp elin vuruyor, Bizlere bakıp da çare soruyor, Soğuyan tenine seldim öylece. Yanımda can verdin, anam ağlarken, Feryat figan ile yürek dağlarken, Toplanan komşular çenen bağlarken, Seninle birlikte öldüm öylece. Sâlân verilirken ciğerim yandı, Oğlunun birine mevtin ayandı, Toplanan ahali bine dayandı. El olup, namazı kıldım öylece. Defnettik usûlce seni mezara, Cevapla suali, gelme nazara, Abimle gelirim öbür pazara Gözümden akanı sildim öylece. Burası mı yerin, seslensen babam. Selamın yolladı, sırdaşın anam. Aha geldi abim, ölmedi sanan, Yanıp da savrulan küldüm öylece. Can babam bizlerden razı kalasın. Dilerim Resul’ e komşu olasın. Birisi okuyup, hayır dilesin. Sen ölünce yetim kaldım öylece. 25/05/95 Zekeriya DUMAN |