Gecelerin Mahsumları
Çok küçüktüm..gecenin başlamasından hep korkardım.
Yorganın altında nefesimi dinlerdim sessizliğin ortasında. Bazende tahtakurularının adımları bozardı gecenin sessizliğini. Küçük yüreğim göğsümü yarıp cıkmak için vururdu bütün hızıyla. Yaşamın bir kaç bilya oyunlarında, bugday tarlalrında sanırdım hep Sabahın ilk işiklarıyla atardım kendimi yalın ayaklarımla çamurlu oyunlara.. Bir delik naylon ayakkabılarımla, günlerce taranmamış saclarım vardı hayatımda.. Bazende saklambac oynadığımız, yıldızları görmeyen akşamların korkulu yüzü... Konuşmak için dilim vardı ama sözlere hüküm veren güç yoktu.. Düşüncelerime karaladığım karükatür resimleri bazen satırları ıslatıyor bazende yakıyordu.. Betondan yapılmış heykel gibi, beğnimde dakikalar sabitleşiyordu.. Perdesi olmayan camların dışında ay işiğini hiçe sayan gölgeler dolaşırdı... Aklımın bir kenarına kocaman bir yer acıp tezgah kurarlardı korkular.. Bazende yırtık donlu, sarkık bedenli, sinsi bakışlı kişiler dolaşırdı etrafta gecenin içinde.. Kendi kendime sakladığım beni, demir parmaklıkların arkasına gömdüğüm anları sarmiştim, eski bir mendile.. O mendili hep yastığımın altında saklıyordum, bazen gece uyanıp yoklardım yerindemi diye.. Çok uzaktan donerdolabın işikları bana ellerini uzattığında, gözlerim bakışlarımdan yeniden doğardı.. Kanadlanıp ucardım donerdolabın işiklarında, uzaklığı sanki yatağımın ucuna gelirdi ve düşlerime girerdi.. Gülücüklerin yüzüme gelmekten çekindiğini izlerdim bazen, yaşli gözlerle.. Mutluluğa merdıven kuranlar olduğunu duyardım, gözlerimi yumduğumda.. Hayatın çelme taktığı cocuksu duygularımı, rüyalarımda saklar rengaren bir koltuğa oturturdum.. Hep gözlerimi yumduğumda o koltuğa oturur hiç uyanmamak isterdim.. Aradan çok uzun seneler geçti, gecelerın yalnızlığa davetiye gönderdiğinde, ben hala o koltukda otururum. Hayallerime yerleşen o koltuk, tek mutlu olduğum renklerdir..Şengül K T |