öyle bir şey işteekmek kırıntıları döküldü sofra bezine ağladım döndüm baktım içine karanlık bir mahsen çıktı önüme kuşlar arar oldu evini bir havaya baktım bir toprağa azrailin nefesi ensemde dolaşır ya öleceğim ya sevmek hangisi kurtarır beni seni söyle bana ne gördün ufukta gelecek birgün huzur dolacak gönül havzana kırıp geçirdiğin günü düşün dolacak gözlerine deniz gibi yüreğine düşecek bir vurgun kılını bile kıpırtadmadan alıp götürecek ne varsa sen hüzün hüzün nefesleneceksin durup durup bir daha düşüneceksin keşkelerle boğulmamak için ellerinle boğacaksın ciğerlerini zehirleyeceksin geçmişinle beraber kendini bir anlam veremediğin içindeki koyu karanlıkların içinde bulamadığın küçücük bir umut için asla vazgeçemediğin hayatı bırakıvermeyeceksin kuşlar, ağaçlar ve renkler anlamın yitirince bir gün hepsine içindeki dünyadan anlamlar yükleyeceksin sabırla bekleyeceksin günleri her dakika hesap edip bazen karıştıracaksın yılları ve içinden bir yıl seçeceksin ne bileyim işte, öyle birşey bilemeyeceksin bazen duygularını birinin bildirmesini beklerken ne bileyim işte, böyle devam ediyor hayat.. |