olsunfarkındayım ben azalırken sen çoğalıyorsun ince bir dengesizlikteyiz son sarmaşıklar biterken mezarlıklardan rengim kalmasın istiyorum dallarında beni değil ama kabir kurtlarını iyi anlıyorsun saz ustası çırağıyım ben uzun kış gecelerinde akort kulakları törpüledim iğde dalının en sert yerinden hem de çetin mevsimlerde dal vereninden budadım yüreğe batanların en derinini döktürürken sarı telliye bir sana düzen tutturamadım usandı koca veysel gönlündeki köşk’ü çalmamdan ne kelepçeler vurdu söz dizileriyle bileklerime kaç şato ortasına koydum o taht’ı bıkmadan usanmadan yedi başlı cin’ler geçti de yerlerine tek senden hayırlı tel’ler gelmedi dileklerime söz ustası çırağıyım ben ağzıma tükürmüş bir kere şatıroğlu doğarken ölmüş kalfam yarım kalır beddualarım azalıyorsun içimde peyderpey bin parçaya ayrılıp seven yüreğe akmak ölümden öteye ne güzel şey ben böyle de yaşarım kasım |
Hocam tebrikler..
Galip