Ulu Bahtlı İstanbul
Yaydan çıkan ok gibi fırladık ileriye
Şimşeklerle yarıştık,rüzgarı bıraktık geride. Çünkü bizi bekleyen bir şehadet kutsallığı vardı ileride. Ona varmak için çarpışacaktı kılıçlar,oraya varmak için yarışıyordu atlar. Bu çarpışma,bu yarış başkaydı. Bu şehadet kutsallığını verecek mabed başkaydı. Bu mücadele farklı,bu aşk başkaydı. Çünkü bu aşk İstanbul aşkıydı. İstanbul aşkına çıktık yola, Bu yol ki son verecek 1058 yıla, Yazacaklar tarihe 1453 Bu yılda girdik anlı şanlı İstanbul’a. Hey be İstanbulum,ne kadar ulu bahtlısın! Peygamberin söylediği sözün tahtısın. Ey şanlı asker,sen ne güzel asker, Ey şanlı Fatih,sen ne güzel komutansın! |