tadmurlu kadın
yıkıntılara dokunsa
çoğalacaktı elleri.. önce birer birer tuğlaları saydı yüreğinden düşen sonra ellerini açtı toprağa tadmurlu kadın.. yürü belası yüreğimden artan şafak. yürü al kanlarla çizdiğim ayak yürü yürü behey.. kargışı alacasına düştü yeryüzünün su kurudu toprak çatladı damar damar alacası dışta olanlar bildi alacası içte olanlar bilmedi sızısını tadmurlu kadının.. yandı yüreği yüreğini kokladı taze bir çiçek gibi o yolcu,dedi burada gömülüdür hala. son nefesi rüzgarlara karışmıştır kırlangıç kanatlarında. son duası nilüferlerdedir suda yüzer gündüz gece. işte şu koca kaya yüreğidir şu bulutlar gözleri.. alkışını yele saklamıştı alkışını dala toprağa suya. ne yel değdi yüreğine ne su ayaklarına.. düştü toprağa tadmurlu kadın an/sız an/sızı kovaladı ve gün doğmadı bir daha tadmurlu kadının gözlerine... 08/04/2012 ödemiş |