daha öpmeyeceğim avuç içlerindengidiş hüzmelerim ne kadar parlak bıktım şiirlerde sarı donlu çingenelerle sevişmekten sert güneş var sokakta çim döllüyor piçler kıvama gelmemiş toprağa tohuma durmadan çarem yok başka gitmekten bila uzaklıklar dem tutuyor içimde üzüm yiyen heykeller devrik yıktılar babil’in bahçelerini ürkek kuş kanadında haritam hangi revan sarhoş eder ki beni kasım |