…ÇAĞLA IRMAĞIM ÇAĞLA…Hırçınca çağla ırmağım Tüm görkeminle çağla En berrak, en temiz sularınla ak daima Zerafet dağıt dört bir yana… Çığırlar açan tarih abidesi Medeniyetleri yaşatan efsanesi Tektir bu evrende Irmağım; senin gibisi… Köprüler için, yalılar için çağla Üzerindeki şanlı Türk bayrağı için çağla ırmağım! Amasya’mın her köşesine ayrı güzellik kattın Harikalara açılan tek kapısın… Asırlardır çağladın ırmağım Asırlarca aralıksız çağla Hiç durmadan ak, ak ırmağım Bir daha durmamak, susmamak üzere çağla… Onlarca medeniyete beşiklik ettin ırmağım, Yedi bin beş yüz yıldır çağlarsın, çağlayacaksın. Neşelendirip, hüzünlendirdin ırmağım Bazen öylesine bulanık, bazen ise olağan bir şekilde saftın… Nice destanlar, nice şiirler yazıldı sana ırmağım Bir gören bir daha ayrılamadı yamacından. Senin tutsağın oldular ırmağım, Sen de onların gözdesi olmayı başardın... Bir çağladın, bir aktın ki ırmağım Görenleri, duyanları şaşırttın. O kadar parıltılı, o kadar ihtişamlısın ki ırmağım Adeta büyüledin herkesi, sihirli bir akıntıya tutulmuş gibi... Ne de yaraşır ırmağıma renkli yakamozlar Ne de güzel durur boydan boya yalılar Ne de gösterişli çağlarsın ırmağım Her geçen gün artıyor sana hayranlığım… Gidersin salına salına Amasya’mdan Çarşamba’ya Nazlı gelin gibi Süzülürsün bir o yana, bir bu yana… Sana sesleniyorum ırmağım Duy, dinle sesimi… Haykırıyorum çağlayışlarının arasında! Emsalsiz, müthiş, zarif… Ve her şeyin en iyisine layık Sendin, sensin ve hep de sen olacaksın IRMAĞIM!... Elif Nur Alp |