Bağışla BeniMasum gözlerimde şimşek çaktırdın. Bakir yüreğimde ateş yaktırdın. Yeşil deryalara zorla baktırdın. Eğer diyorsan bağışla beni. Yazdığım oyunda sana rol verdim. Çizdiğim resimden kostüm giydirdim. Aşk gemisine zorla bindirdim. Kaptanın olduysam bağışla beni. Henüz büyümeden olgunlaştıysan. İncecik fidanken dolgunlaştıysan. Henüz gonca gülken solgunlaştıysan. Hazanın olduysam bağışla beni. Safahat alemine dalmana sebep. Yalnız bir gariban olmana sebep, Şu anda çaresiz kalmana sebep, Bilmeden olduysam bağışla beni. |
“Bağışla Beni…”
“Şu an da çaresiz kalmana sebep,
Bilmeden olduysam bağışla beni…”
İster aşk maksadıyla kaleme alınsın, İster insani,
Haklı bir paye garanti etmiş size“Şiirlerin Hanım Efendi’liğini !!!..“
Hangi yürekten gelirse gelsin, samimi bir yüreğin “Bağışla” teklifi,
Her zaman arı sözlü olan yüreğin olsa olsa bir iç güzelliği !!!
Lakin buradaki ENGİN TEVAZU, sevginin en doğru belirleyicisi !...
Hani ki, muhataptan kaynaklanmışsa bir yüreğin haksız badireleri,
Masum bir günah çıkarmaya yöneltir haliyle muhatabın bizzat kendisini,
Yani bu Şiirde, en anlamlı sözlerin üstünü örten diğer giysi,
Bunun sadece bir şiirden ibaret olmadığını da mutlaka düşündürmeli ?
Bazılarımızın şiir dilinde çıkar açığa çoğu ruh anatomileri..
Farklı olur anlatılmak istediğinde gerçeklerin bazen şiirsellik sesleri…
Başından geçecek olayları da düşler ve hissedebilir kimi şairler yani,
Mutlaka Yaşanması elzem değil ki…
Bence bazı özel haller altıncı hissin şiirsel gözlemleri !...
“İnsanlar hayal ettiği müddetçe yaşarlar,”Derler ya hani ?!...
En doğru şair bilir özetle tıpa tıp kendisini,
“BAĞIŞLA” Temalı bu şiir bir yüreğin iç “ZARAFETİ !!!..”
Af olan, af eder kendisi…
Af etmeyen, tatmaz hiç af’ın zaferini !...
Şiiriniz göz nuru, yürek emeği ,.......
Nakış nakış sayfaya işlenmişti !......
İnce duygular serpiştirilmişti !.........
Kutluyorum içten gelen sesinizi !!...