Her geceyi yâr'mı sandın
‘’ __ genzime oturan son nefesin kızılca kıyamet.
Kes boğazımı ,kızıla dönsün dünya ... ‘’ Can damarıma batıyor, vedasız gidişlerinin parmak uçları ... Zoruma gidiyor anla ..! Aklımın ucundan tutup çekiştire çekiştire,zorla götürüyorsun sanki benliğimi, Gidiyor/sun ve ben ömrümden bir harf daha eksiliyorum ... Son bir takatle kendime gelmek için ,çevirdim ardınla beraber dünyayı. Donup kaldı adeta zamanın bizde biri ... Şah damarımın zerrelerine kadar işledi, gözüme tokat gibi çarpan soğuk nefesin. Ve akıp gitti kılcal damarlarımdan tüm heyecanlarım ... Hıncahıç sen doluyken içim, dokunsan dökülecek gibiyken adeta içime ata ata biriktirdiklerim, nasıl böyle bomboşmuş gibi olabiliyor bir anda herşey. Bizden buraya kadarmış Aşk… Avcumda; Biraz Fatiha, Biraz İnşirah, Birazda Anne sütü … Bir parça huzur,bir parça sükunet … Aminle hadi bitişimizi … Eşiğimde bekleşmekte Azrail … Çöktü canımın ortasına mor bir ölüm, söküp alacak mı yoksa/n ta dibinden. Naftalinleyip çeyiz sandığına kaldırıyor bizi gece … gözleri gözlerimle sarmaşdolaş bir an’ı bırakıyoruz ardımızda ... gaipleden bir fısıltı, zarif bir çığlık, çılgın bir sükut tokat gibi indiriyor darbesini, orta yerimden ikiye bölünüyor sanki ömrüm. ‘’ Her geceyi yâr’mı sandın, ağyâr gecelere düşte gör karanlığın halini ..! ‘’ Gökhan Yalçın |