İKİ YÜZLÜ HAKİKATDün gece hakikatin kulağını çektim Ne kadar gerçekçi ürpertici Biraz da yorgun Dokuzuncu köyden yeni gelmiş Yalancı kelimeler sereyim altına Hakikatsiz ninniler fısıldayayım ruhuna Dondurur düşüncemi soğuk soğuk öksürüğü Kendine gel mesajı verir alaycı mısralarıma Kalem susar irademin pençesini kırar Gerçekliğin acısında hizaya gelir Sevgili diyesim gelir Severken ihtiyacım yoktu sana Platonik denen ifritten bulaşıcı bir bela Titretiyor hücrelerimi fıtratımı bozuyor Işığım ardındaki gölgelere gebe Dönüşü olmayan savaşlar içimde başlıyor Kanayan gözlerimden sen damlıyor İçimin kanı çekiliyor adın birinin dudağında Hakikat dediğin buzdan heykel Gözlerinin yürek dağlayan sıcaklığında eriyor Sevgili diyesim gelir Ayrılıkta zaten ihtiyaç yoktu sana Gidişin bir ömrü ikiye bölen Keskin sırat kıldan ince Şairliğim elimde denge çubuğu İp üstünde cambaz adımı ağlayışlarım İsyanım hayallerimin nazar boncuğu Düşsem şairliğim sonlanacak Ya da çırpına çırpına gebereceğim Ne farkı var ki ikisinin Mısralarımın beyni kanayacak İşte o zaman dili kopacak hakikatin ………………………….. Dün gece hakikatin yüzünü gördüm İki çizgiden ibaret Bir sevmek bir ayrılmak Ne yalan söyleyeyim ürktüm |
Keskin sırat kıldan ince
Şairliğim elimde denge çubuğu
İp üstünde cambaz adımı ağlayışlarım
İsyanım hayallerimin nazar boncuğu
Düşsem şairliğim sonlanacak
''El müslimü ehul müslimi la yadzlimühü vela yüslimüh.
İnna lillah ve inne ileyhi raciun
Tamam abi pes ediyorum...
Ne yalan söyleyeyim ürktüm...