AH DİLİM AH
AH DİLİM AH
Sus, susta kâr edelim biraz. Ne kış dedin ne de yaz. Demedin dışarıda var ayaz, Yanacağım senin yüzünden Ah dilim ah. Çektiklerimi senden bilirim. Mahşerde nasıl hesap veririm. Şahitlik yapacakmış gözlerim. Yanacağım senin yüzünden Ah dilim ah. Susmak bilmedin mağaranda, Kemiksiz dolandın yuvanda, Mutluluk var sandın dünyada, Yanacağım senin yüzünden Ah dilim ah. Hak hukuk dedin az bir zaman, Ne çekti elinden tavan taban, Bu dünya bilmez misin yalan, Yanacağım senin yüzünden Ah dilim ah. Kimini horladın, kimini sormadın. Hak emri dâhilinde hiç olmadın. Ulemalardan nasihat almadın. Yanacağım senin yüzünden Ah dilim ah. Varsın diskocusu, pankçısı, punkçusu, Onlarla şimdilik yok Allah korkusu, Bulaştıysa sana da onların pis kokusu, Yanacağım senin yüzünden Ah dilim ah. Cami kapısından girmeyenlere, İçki, zevk, eğlence diyenlere, Bazen uydun dünyalık asilere, Yanacağım senin yüzünden Ah dilim ah. Sanma dünya sana miras kalacak. Sanma senden hesap sorulmayacak. Senin de tadına böcekler bakacak. Yanacağım senin yüzünden Ah dilim ah. Gel kâr eyle Yaşar’a dön. Tek kurtuluş inan bu yön. Bugün, yarın olacak dün. Gel kâr eyle zarardan dön. Yanacağım senin yüzünden Ah dilim ah. Şair: Abdullah Yaşar Erdoğan |
Abdullah b. Mesud (r.a.) demiştir ki: “Kendisinden başka ilah olmayan Allah’a (Celle celaluhu) yemin ederim ki, uzun müddet hapsedilmeye dilden daha fazla lâyık hiçbir nesne yoktur.”
Çok kritik önemli bi tema seçmişsiniz..Sağolun..Güzel ve akıcıydı..Gönlnüz engin olsun herdem..Selamlar Yaşar Bey..