EŞ!
Bir eş olmalı ki EŞ,
Eşit olduğunu bilsin eşinin kendisine. Öyle bir eş olsun ki EŞ, Kendisi gibi yorulabileceğini düşünsün eşinin de, kendi kendine. Eş gibi eş olursa EŞ, ’Hayır ’demeden eşi, Nelere ’hayır’diyeceğini bilmeli önce. Eş olmalı EŞ, Mutfağında, Otağında, Yatağında. Kara günde, Toy düğünde. Yalnızken de tamam olmalı EŞ, Yalnızlığı eşiyle tamamlamayı da bilmeli ama. ’Gel’ derken ’gel’demeli gözleri,ikirciklenmeden. ’ Git’deme zamanlarına davetiye çıkarmamalı EŞ, Eşit olduğunu unutarak. Çoraplarını toplayanın, Pijamasını katlayanın, Avucuna kazancını sayanın, Zamana odaklı eş olmaktan çıkacağını, Hizmet ehli olmaktan bıkacağını bilmeli EŞ, EŞ ise. Sevgisinin yoğunluğundan sorgulamayı akıl etmediği, Unutulmuş özel saatleri saymaya başladı mı EŞ, Eş olamadığını da anlar. EŞ OLAMAYAN EŞ, KURMAYA BAŞLAR Başka mevsimlerde düş . Çoluk çocuk derken gecikse de veda törenleri. Artık eski köşkünden atılmıştır gönül eri. ’DEĞİŞTİN’nakaratları sohbet konusu olurken, Kendisinin hiç değişmediğini anlamamakta direnir, Eşini kendine eşitleyemeyen EŞ. Bir eş olmalı ki EŞ, Okuma saatlerimiz ortak olmalı, ama farklı kitapları okumalıyız. Okey masasında dörtlüden biri olabilmeli hasım olmayı seçmeden. Saç rengimin değiştiğinde nasıl olacağımı hayal etmeli ben bilmeden. Kaç beden giymeye başladığımı fark etmeli ben demeden. Öyle bir eş olmalı evrenin bir yerinde . Romantik besteler yapmalı gözlerim,kaşlarım,dilim dudağım için. Kıpkırmızı gömlek almalı simsiyah pantolonun üstüne, Bayrak eylemeli beni kendi büstüne. Belediye otobüsünde ’elim sende’ oynamalı benimle ’el alem ne der’demeden. ’İYİYİM’desem de inanmamalı gözleriyle görmeden. Gerektiğinde,katıksız ekmeğe soğan ezmeli. Varsa biraz dünyalığı,benimle dünya gezmeli. Sevmeli, ’Seviyorum’demeli,ben dilenmeden. Dozunda kavga etmeli, Tartışmayı bilmeli ben bilenmeden. Gündüzü benimle akşamlamalı, Bazen de kendi kendine kalmalı. Bir eş olmalı bana eşit, Benden başka , Benimle çeşit. GELİP BULMALI. BİZ OLMALI. |
SAYGILARIMLA.