DOĞUNUN ŞAİRLERİ
işte doğu, ki sen ki sanki
pir sultan ile baki efendiyi sırmalı bir çiğdemde birleştirerek Rumeli kılan dize işte doğu, hilkati güzün ne zaman giydiysek o kadar hüzün ve ağır, ürkek ve beyaz bir sülüne benzeyen örtümüzün kat kat altındaki sağır bir hırka gibi ölümdür, dar gelir eğnimize işte doğu, ki orda her şey kendini yineliyor batarak orda her şey batıdan batıyor ve bir ay ışığı dahil olup gülümsememize o doğu ki daim düşen bir yaprak yahut utangaç bir yakut ile tartıla tartıla incelen sözün çıkarır nakışını gözlerimize o doğu ki simyacısıdır siyasetin katledilmiş bir gülün yahut bir çile haneye benzeyen yüzümüzün ve sevgili, gam sultanıdır orda yani doğuda, solgun bir melanetle doğan büyük boynu gecenin ve gündüzün ve şairlerdi sevda askerleridir kızıl bir kadife kadar mağrur yahut bir şayak kadar hırçın ve vakur gönlümüzün |