Saygı gösterirsen saygı alırsın karşındakinden
Saygı Öyle üç beş cilalı sözden ibaret değildir
Adam olana saygıyı layıkıyla sunmaktır esas olan
Aslında saygı kavramı danışıklı döğüş gibidir
Karşınızda ki kişeye ne konuşursanız konuşun

Aslında öfkelerimizin dizginleştiği andır saygı
Mesela doğayı düşünün çiçek toprağa hasret
Toprak suya suda buhar olup uçmaya hasret
Nekadar düzenli ve saygı içersinde yaşıyorlar

Aslında biz insanlar kendimize laf söyletmeyiz
Dönüp baktığımızda dünyaya yaptıklarımıza
Saygı içersinde yaşayan doğayı bile katlediyoruz
Biri ben hayvan severim der biride uzaktan izler

Sizce insanın kendine bile saygısı kalmayan
Bu yalan bu hilekar yaşamda nekadar saygılıyız
Saygı kavramının kantarı yoktur ölçüp biçilmez
Yaşamak ve yaşatmak gerek evrende ki herşeye

Mesela iki sevgiliyi düşün onu mutlu etmek için
Çalışır çabalar didinir durur ama karşımızda ki
Hiç bir karşılık beklemeden saygısını sunar ona
Aslında neyi nasıl yaşatırsak yaşatalım hayatta
Biz insanlar iğne ucukadar yer dolduramayız ki

Tabi nedenini sorarsınız şudur özünü kaybeden
Sözünü kaybeder kendini kaybeder ve esir olur
Saygısız bir dünyaya ve çabaladıkça çabalarlar
Saygı ve hürmet beklerler karşısındakilerden
Aslında takıntılı olan aklı oyun oynar onlara

Aklın ötesindeki noktada virgülü eksik yere
Koyarsanız aklınız fikriniz sizinle oyun oynar
Yani anlayacağınız saygı akıldan ibaret değildir
Saygı kendi benliğinizle kendiniz kaybetmemektir
Saygı duymak istiyorsak karşımızdaki kişiden

Saygı göstermek zorundayız yaşananlara rağmen
Acıda olsa tatlıda olsa hayatın bizlere sunduğu
Sakın unutmayın bu sözümü aklınıza kazıyın
İnsan oğlu susuz kalmış bir toprağa benzer
Ne ekerseniz insanın gönlüne onu biçerseniz...

Ufuk Güney