EL-VEDA
Şimdi gidiyorsun…
Aldırış etmeden geçmişin boynumuza taktığı borca, Bu masadan böyle kalkılmaz! Hesabı ödenmeli yediğimiz haltların, Ve onca günahların. Son kez yanağıma uzanan dudakların, Bir kez daha yeminlere bulayacak gibi titriyor oysa ki kulaklarımı. Bu öpücükte neyin nesi! Bu ruj lekesi, Neyin simgesi! Bu son sözler baştan aşağı imla hatalarıyla dolu, Bozuk bir plak namesi. Arabesk bir ünlemdir el- veda! Ki yoktur yalnızlığın Türkçesi… Şimdi gidiyorsun; Bütün ezberlerimi bozarak, Alfabeyi suskunluğa satarak, Bütün şiirlerin anasını ağlatarak, Gidiyorsun… Bana sensizliği anlat. Nasıl yaşanır yarım yamalak bu hayat? Anlat hadi… Bensizlik diye başlayan tarifi… Ve git; Bilmediğim ne varsa anlat önce. Aklım sende kalacak ama fikrim olsun adın’sızlığa. Sonra tut elimden Ve git… |
saygımla..