Kedigöz [Bir Kadim Sırra Serzeniş] / M.Mustafa USLUKedigöz, saçların mıydı sarı mavide saklı mıydı sarı duyumsadığımız yokluğa kim vurmuştu kararsız gözlerimizi kimler tutuşturmuştu yoksul ellerimize yokuşlarımıza tırmanan, çoğalan yıldızları? Kedigöz, ne umardın benden duyamazdım beni kendimden göçebeydik.. şatafatlar ortasında çırılçıplak sırılsıklam tapınaklarımızla gökte.. kımıltısız durarak tapınaklar üstüne tapınak.. tepemizden aşağı dökülen gün sayamadığım kemanlarda matem.. kemanlar, suskunun kemanlara! Kedigöz, bir yaralı ruh asılı kalsaydı saçında elbiseler giydirilseydi bana gölgenden çalsalardı içimden bir başına bir geceyi işte karanlık derdim sakinlerine gecenden fayrap verilse de arabesk akşamlarda sönen hıçkırmak ya da gülmek.. dalı budağıyla kederli tebessümlü dudakları sırtlarında taşıyanlara yama. Kedigöz, kaçsındı, artık kaçsındı.. uykularındaydı yukarılara çıksak da boğum boğumdu, dolanırdı sanrılar sattık damarlarımızı yollarına da, karanlığı yayıp güldüler gözlerine çalıntı saatlere yuvarlanan aşkı bir yuvarlak beyaz büyüttü kâbuslara ki bizdik kara bulutlar ardına kapatıp benliğimizi.. umuda kapılıp aşka boyanan. Kedigöz, sonrası sendin; özümüze inendin sarı, beyaz , mavi ya da sen.. yok sevdayı bir kadim sırra mı erdirdin? M.Mustafa USLU |
Kutlarım
Selam ile...