HÜKÜM.
Şahitler, deliller hepsi tamamdı.
Başı ellerinde durdu ağladı. Hiç bir kurtuluşu yoktu garibin. Aklından bunları kurdu ağladı. Madem ki adalet mülkün temeli. Her kes ne ekerse onu yemeli. Lakin ’’Cezan idam!’’nasıl demeli? Kendi kendisine sordu ağladı. Savcılar bulmuştu bir sürü delil. Suçluyu ettiler rezil ve zelil. O gözler bakarken hep melül melül Karar vermek hayli zordu ağladı. Mahkeme o anda zindan göründü. Herkes sanki biren yasa büründü. İnsaf ve merhamet yerde süründü. Sonunda hükmünü verdi ağladı. Önce kem küm etti, biraz da hık mık. Sonra falan madde ve de falan şık Suç subuta ermiş: ’’Bu kadın aşık.’’ Nihayet kalemi kırdı ağladı. İş bu hüküm artık sona varıştı Mahkeme salonu birden karıştı. Yorum yapmak için herkes yarıştı. Ne hayra, ne şerre yordu ağladı. Dedi ’’Ben de aynı cürmü işlerim.’’ Gecemde, gündüzde onu düşlerim. Şimdi nasıl insafsızca taşlarım? Yüreğinde yanan, kordu ağladı. Dedi:’’ Şimdi herkes sesini kıssın’’ ’’Daha da doğrusu tüm salon susun’’ ’’Cellada söyleyin beni de assın.’’ Tokmağı masaya vurdu ağladı. |
seviyorum böyle yormadan okutan şiirleri