Dokun Çatlak Dudaklarınla Sış Denizime
şimdi artık her denizde boğulmam
korkmuyordum, korkmayı öğrettin kırık yüreğimde, sığındığım sandalsın şimdi artık o çocuk küçülüp içime sığındığında, teslim olacak bir kedinin uysallığıyla, şahlanacak yendiğine yenilmenin hazzıyla ’onun’ gibi değil, kendi olduğunda aşkı tek kişiye vermiyorlar yanımda ol, alalım aşkı, saklarız, simsiyah kar yağan o kentte yaşamasak da gaipten gelen ses değildi beni sana bağlayan hiç yüzünü görmediğim suretine sığındığımda anladım ki ne yana baksam sen. hem ne çoktun , hem yoktun sil sisler içindeki adımı, sil dilimdeki adını bul yüzümü saklında kaldım,bul özümü aklında kaldım bekletme hazzı bu kadar türkü söyle tenimde name name türkü yaz terimde name name mızrap elinde, kadınlığım biçare dokun en sığ denizime sönsün ellerin dokun en derin yokluğuma yansın dillerin ki kadının olayım çorak topraklarım vardı senden önce dokundun ya ruhuma ruhunla babilin asma bahçelerindeyim doldum, dökül/me, taşıyorum sarıl kutsalıma sarmaşıklar tenimi dalasın seril kumsalıma, saçların saçlarımda dalgalansın aklımdasın, seni aldım da çıktım o denizden ağrımdasın, canım yanıyor dokun , öyle bir dokun ki ya zaman dursun ,ya da yüzyıl sürsün nefesimde bıraktığın kokun sığ denizinde kayboldu dudaklarım nereye baksam ellerin bende dilim yanıyor, ellerin adam,, ellerin aşk.. bende erkek olmak,gecenin simsiyah türküsü gibi.. hangi rüzgarlar kurutmuş ki dudaklarını kandırmıyor seni, çatlamış dudaklarım sende kadın olmak çölleri sel basmış gibi Simsiyah |
Saygılarımla..........