ruhda ki küçük kızince bir ses duyuldu mülteci arzuların dışında gece yarısını henüz geçmişken sardı bedeni sarmaşık misali içimde ruhumda inledi annem gibi babam vari sevdi beni o ses çocukluğuma ait buharı üstünde ki trene kırmızı robadan elbiseme belki de şekerin dolgun lezzetine napıyım özlüyorum işte hasret depreşti bir kere bakışın suyu akarsa sakın üzülme ay dede keşke dönüş biletimi verse elime tanrı inan koşar adım yanaşırdım maziye acısını boş geçer dolusuna bakardım bardağın merhaba küçüklüğüm büyümek yakıyor kor ateş gibi avcumda yanık izleri şifa siftah etmedi daha şansıma nerde annem hani baba uçan balonum ya da semayı delen şeffaf uçurtmam yoksa o küçük kız emanete ihanetmi etti bir daha dönmeyecek gibi.......... lamour... |
“ ruh da ki küçük kız “
“merhaba
Küçüklüğüm
Büyümek yakıyor kor ateş gibi…”
Neyse ne ?
Büyümek yine ;
Çocukluğu her fısıldayışlar oysa,
Yakmıştır hep onikilerden beni !..
Geriden aksayarak gelen
Saf anılar kadar
Kabahatler bile hani,
Masumluk gibi geliyorlar bana şimdi.
Aranır oldu
“Dolusu da bardağın”
Boşu da tabi !
Silgi değil ne yazık,
Aksine zaman öyle bir ayna ki
Ve de öyle bir silindir ki ?!............
+++++++++++++++++++++++++++++
Harikaydı imgeler !...
Köpük köpük
Fokurdatıyordu duyguları,
Çocuk dünyasından sallanan eller !
TEBRİKLER !!!!..........................
Onatça tarafından 1/13/2012 2:31:30 PM zamanında düzenlenmiştir.