Bahar Temizliği
Silkeledim uyanmadın
Mayışmıştı ikindi Güneşin bilinmediği yerlerden geldim bugün Özlemimi avucumda hiç dökmeden getirdim Gecenin saçlarını taradığı yerde Nasıl da memleket gibisin Bin türlü şamata var sükûnetinde Kıskandım gölgemi hiç yaşlanmıyor diye Boğazladım bir kuytuda Saatlerce ağladım Sılamın enkazıydı bu çırpındığım şehir Gölgesiz gezer oldum gurbet sokaklarında Hasreti yudumladık ağırbaşlı bir kasvetle Yabancı gölgelerin boyunduruğunda Yakama yapışıyor miskin kelimelerim Hepsinin rüyasında senin bir başka halin Ama görmeyeceksin şiirlerimi Köklerini görmeyen bir ağaç gibi İçimin duvarları ilkyaza dek kül rengi Çıplak ayak yürümüşüm betonunda sevdanın Delinmiş bir yorganda sıcaklık aramışım Farklı şarkılar olsa da dinlenen Her aşkın aynıymış nakaratı Bilmeden yaşamışım Yüzü sararmış güneş uyandırıyor beni Besbelli hastalanmış lanetli bir şafakta Öksürdüğü bulutları pataklamış gökyüzü Hepsinin gözü mosmor Dokunsa efkârımın titrek parmaklı eli Ağlayacak her biri Bu şehirde iyiyim Martılar kiraladım Kuytularında çığlıklar büyütsünler diye yerime Savuracağım kulak kabartan olduğunda, gökyüzüne Vakti gelecek, bir gün Hüzünsüz güleceğim Kaç paraysa bir gülüş Cebimden vereceğim Uyanınca göreceksin Bu devranın merhameti senin gönlünün kiri Düşlerini kirleten topal düzene inat Emeklesin içinde bir bahar temizliği |