KARMAŞA SARMAŞIĞI
Ne denli hoş
Demli çaya eriyen şeker Ne kadar loş Karanlığa utangaç sönen mumlar , teker teker Ne oranda sarhoş Kaldırımda kıkırdayan, avanak çekirgeler Cama tıklatıyor yağmur damlası , benzer ürkek kuşa Gökten ayrılmışsa gürlemenin anlamı yok , belli ki razı susuşa Sabırsızca bakıyor ; fotosentezin tuvalinden çıkacak son rütuşa Çocukluk hayal gücüne güvenip , bırakıyor kendini karla kaplı yokuşa Soğuğun diktasında , korkunun ortasında Kan pompalıyor atardamar , yediği bıçağa inat ; sokak orta noktasında Kopan parmaklarını gezdiriyor piyanist , İstanbul ’un semalarında Ambulansı kullanıyor yönetici , trafikte yaratıyor türbülans Adaletsizliğe dokuz doğuruyor bakir memleket , kovulmadan önce dokuzuncu köyden Yolsuzluğu hesaplayamıyor istatistik ; yetmiyor varyans O kadar tanıdık ki kelepçe takılıyor misal-i alyans Sevmek güzel reçel- i incir Oysa sadakat , zayıf halka-i zincir Özünden ediyor insanoğlu kimi zaman tehcir |
Saygılar......