Şiirden Kule
Bir oda dolusu intihar bazen hatırladığım
Ne çok çekmiş gölgelerim kahrımı Her gece bir teselli koyarlarmış da yastığımın altına Haberim yokmuş meğer Bazen bir damla yıkıntıyı Gözlerime doğru yavaş yavaş düşerken görüyorum Ve her seferinde Tam değecekken kirpiklerime O iyilerin dostu fırtına Yönünü değiştiriyor aniden Duraksıyorum öyle zamanlarda Bir ayağımı uykumdan aşağı uzatıyorum Toprağa değer mi kalbim diye Denizini göğe bağlamaya çalışan aşık bir miço Ruhunda düğüm düğüm olmuş halatlar Yani işte o ressam Ne kadar çizmeye çalışsa da denizli miçoyu Hep taşırıyor dalgaları tablonun dışına Odama Yatağımın dibine Rüyalarıma kadar dalga Aldı başını gidiyor yaşım Neyse ki düşlerim hep bir adım önde zamandan Ama hiç tertipli olamadım ben Hiç acılarım bir yerde Sevişmelerim bir yerde olmadı Şöyle derli toplu Ütülenmiş katlanmış Her şey dağınıktı çamurla oynayan çocuklar gibi Ne sular aktı O hep bir ayağı kırık canım köprülerimden Buz gibi ayrılıklarda ruhum üşürken yürümek Öyle yavaş yavaş Kendime fısıldayarak durmadan Bir tek kaldırımların ağaçların şahit olduğu Anlar kanatırken varlığımı Anlarken kendimi Anlar da anlarken sadık hüznümü Benim tatlı hüzünlerimi Kozasından yeni çıkan kırmızının elleri gibi Yumuşacık oluyorum O kadar katılığın içinde Belki de o yüzden dilimde hep bir söz izi O yüzden hala yüreğimde yüzdürüyorum kağıttan gemilerimi Kaskatı bir takvimin parmaklıklarının ardında bile Sanki yaşam bana hep bir oyunmuş gibi haykırasım geliyor : “gardiyanlar! Çıkarın beni bu sözsüz mevsimden!” Çok zor Kırpılmış hayatları birleştirmek Hele de birleştirmeye çalışmak Neyse o Parçalandıysa eğer o hayatlar Biz de geriye kalan parçalarla oynayacağız Geriye kalanla ağlayıp seveceğiz öpeceğiz O yüzden Sabahı da Geceyi de Afiyetle yiyorum Üstüme afiyet Daha fazla cümle almaz bu şiir Yolum uzak Daha kaç neşter kesecek hatırladıklarımı Daha söyleyecek çok şarkısı var fotoğraflarımın Daha nefeslerim kaç heyecana çarpacak bilemiyorum Her şeyin son meali sessizlik diyelim Yani bir harf dahi artık Yıkıverir bu şiirden kuleyi… Oktay Coşar |
tebrikler...