ERGENEKON DESTÂNI.
-Adına leke sürenler utansın-
Göktürklere itâat ederdi Türk illeri Kökenleri aynıydı, benziyordu dilleri Çekemedi yabancı kavimler tüm bunları Dediler ’birleşelim, yok edelim şunları El ele verirlerse sandılar zafer yakın Göktürklerin üstüne hepsi ettiler akın Tam on gün vuruştular, kaybeden onlar oldu Bu durum karşısında tüm hevesleri soldu Dediler ki ’bunları getiremeyiz dize’ ’Yenebilmemiz için bir hîle gerek bize’ Sanki pes etmiş gibi geri geri kaçtılar Göktürkler yetişince tekrar savaş açtılar Öyle saldırdılar ki kan suladı yerleri Kılıçtan geçirdiler kadınları erleri Göktürklerden geriye bir çocuklar kaldılar Onları yanlarına köle diye aldılar Oğlu ile yeğeni esir düştü İl Han’ın Eşleri, çocukları vardı bu iki canın Bu iki civanmert’e yakışmazdı esaret Atadan yâdigârdı onlara güç, cesaret Kayı ve Dokuz-Oğuz, çoluk çocuk kaçtılar Deve, at, koyun bulup yeni otağ açtılar ’Burada etrâfımız düşmanlar ile dolu’ Diyerek toplandılar, hemen tuttular yolu Tehlikeli yerlerden korkusuzca geçtiler Dağların arasını yurt olarak seçtiler Burada berrak sular ve bolca yemiş vardı İçlerini Allah’a şükran duygusu sardı Pınardan su içtiler, meyvelerden yediler Ve buranın adına ’Ergenekon’ dediler Her iki yiğidin de bir çok çocuğu oldu Zamanla cennet vadi torunlarıyla doldu Dörtyüz yılın sonunda dediler ki ’çıkalım’ ’Dost ile dost olalım, düşmanları yıkalım’ Lâkin çok zordu çıkmak, her yanı taradılar Kolay geçecekleri düzgün yol aradılar Bir demirci dedi ki ’şu dağda bir mâden var’ Fakat eritmek için gerek çok güçlü bir hâr Ve dağın her yanına yığıldı kömür, odun Eriyiverdi mâden karşısında bu od’un O koca dağ onlara nihâyet geçit verdi İl Han’ın torunları muratlarına erdi Yeniden dört bir yana yayıldı Göktürk ünü Her sene kutladılar bu çok önemli günü Kutlamada çekiçle kızgın demir dövüldü Böylece Göktürklerin başarısı övüldü Nihâyet Börteçine illere haber saldı Yine eskisi gibi buyruk altına aldı /Bu destan ki Bozkurt’un çakalı boğuşudur Katledilen Göktürk’ün yeniden doğuşudur/ . |
Kutluyorum