Bu iskelet katiyyen kaldırmaz bu sıkleti Kemikler çatırdarken titriyor el ve ayak Hiç kimse anlamıyor, bendeki bu hâleti Aslında bana deli, diyen ukala manyak
Bu iskeletim varya, bana kemikten çarmıh Tâ bebekken gerilmiş ana rahminde ruhum Göğüsten emdiğim süt, zâten zehirli zırnıh Onunla yeşerdi ben cisminde yasak tohum
Kendi sesimdir gayptan duyduğum acı sesler Zakkumun dallarına takılmış rûhum heyhât! Harı körüklüyor hep, verdiğim son nefesler Kapkara kömürüdür, günahkâr koca hayat
Dertli dertli düşünmek, rûhuma tam bir çile Ölüm muamma ölüm, maskenin düştüğü ân Zaman yelkovanlarla, vuruyor her gün sille Düştüğüm mezarımdan, çıkaramıyor insân
Gaybın yamaçlarından yokluğa kayıyorum Elimden bir tutan yok, zebânilerden başka Cennetime kaç adım kaldı kaç! Sayıyorum Öğrendim ki amelim bana yapmış bir şaka
S/ÂYE (15:06) 30 Aralık 3011 / Wuppertal / Almanya
(c) Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve/veya temsilcilerine aittir.
Şiirlerin izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur.
YELKOVANLAR VURUYOR şiirine yorum yap
Okuduğunuz şiir ile ilgili düşüncelerinizi diğer okuyucular ile paylaşmak ister misiniz?
YELKOVANLAR VURUYOR şiirine yorum yapabilmek için üye olmalısınız.