Eksi Onsekiz
dağılıp giden kara bulutları
teninin bozkırlarından seyretmek ve ilk bahara emeklemek yüzükoyun dudağına sarkan saçlarını toplamak göğüsümün esmerliğinden üşümenin ne olduğunu şehvetin ağlarına takılarak unutmak çırpınan şerçeler gibi sekmek memelerinde çarpışan dudaklarımızın davetkarlığında göz göze gelip kısrak bakışlarına yenik düşmek umarsızca kanımızı istila eden alev, ateş heveslerin sıklığında haylazlaşan nefesin vurdukça tenime ritm bozukluğu yaratıyor içimde ve gece; akıntıya kapılan huysuzluktur durulan tenlerimizin ivmeliğine.. Orhan AK |