Yolda Yolcum Yok Benim
Harman yeri yüreğimde
Tozu dumana katan ölüm! Es be deli rüzgâr Es be deli poyraz Ne kaldıysa benden geriye Kat önüne, koy ver gitsin Es be deli rüzgar Bir gömüydü yüreğimde sevda Yıllanmış şarap gibi Göğüs kafesimde sakladığım Ah başım! Dönme dolap gibiyim şimdi Lal olmuş dillerin çözdüm de kilidini Suskunun yırttım kefenini Kaç para! Sen gittin ya Duyamazsın artık beni Harman yeri yüreğim, dedim ya Essen ne olur be deli rüzgar Kırsan ne olur Bu saatten sonra Boran olsan ne olur Son bir iyilik yap hiç olmazsa gider ayak ‘’Hep senden yana bir tarafım öksüz kaldı’ larıma ’Zehir zıkkım sevdalarım’a’’ Bir yığın kara toprağın sırrını Anlat bana Kapı zillerinde aradım adını yıllarca Çıkmaz sokaklarında hayatın Yüzünü, şoför mahallerinde Kaç kişiyi sen sandım Kaç kere aldandım Dediler ki; Veysel ölmüş Umutlara kara kurdele bağladım Adını yazan sayfaları Kara listelere atadım Hangi taştır ki o yazar adını buzdan Ve hangi servi ağacıdır o -ki vardır başucunda Bülbül seslerini Fısıldamak için kulağına Nöbet bekler başucunda Söyle bana Varıp huzuruna Secdeye varsın ruhum Dualarımla Es be deli rüzgar Es be deli poyraz Yağ be yağmur Yolda yolcum yok benim! Nurten Altınok |