Naz Çiçeğindeki İksir
Huzur bağında açan bahar çiğdemidir çay.
Efsane buğusunu ıtırlar naz çiçeği. Onu camda görünce şarkıya başlıyor ay. Mehtaplı gecelerin nadide içeceği. Bir efsunlu dem olur demlikte gizemli sır. Sanki yârin dudağı esindir haz rengine. Onun buğusu yoksa güfte ve beste kısır. Kapılır yudumlayan suzinâk ahengine. Edasında ışıltı sedasında tılsım var. İpekten bir kesede bin bir hatıra saklı. İçin için yanarken onu betimliyor nar. Dudaklar naz çağında mecnun leyla yasaklı. Takvimler yazmasa da bu şahane mevsimi. Narin ince belliler sükûtuyla anlatır. Anlarız buğusunda şekillenen has imi. Gümüş kanatlı demin rayihasında hatır. Zamanı ilmek ilmek örer buğusunda naz. Gözleri nemli ceren nazı nakşeder suya. Kuruyan dudaklarda alev dudağı niyaz. Vuslata ermek için gözler hasret uykuya… Bir iksir katresinde nice merhem saklayan. İnceden yağan yağmur bereket taşır suya. Cennet bağında bize yasağı yasaklayan. Cihanda çay rengiyle tılsım katmış huşuya. Ankara,12.12.2011 İ.K |