Sebebim.. Serserim benim,,Şiirin hikayesini görmek için tıklayın Bu sefer bir başka duyguydu içindeki his, aşktı galiba. Delikanlı yine bir yaz günü Yalova-istanbul feribotunun güvertesinde oturup denizi,denizin suyunda henüz yeni aşık olduğu kızın yüzünü canlandırıyor anımsıyordu ve anımsadıkça heyecanlanıyordu,Meğer tanışmaları ne tuhaf olmuştu.Delikanlı askerde iken en sevdiği bayan arkadaşlarından birini aramıştı,arkadaşı ile konuşurken,arkadaşının kuzeninin seside gelmişti,delikanlı kızmıştı önce neden dış ses olarak konuşmayı bölüyor diye,sonra ki aramalarda karşılıklı selam göndermeler derken tanışma adı Elfida... Sonrasında bir askerin,hoş bir bayana mesaj yollamaları,güzel ve seviyeli sohbetleri derken gün geldi şafakla birlikte askerlik de bitti.Çok olmamıştı henüz delikanlı tezkeresini alıp memleketi Eskişehir’ döneli bir ay kala o askerlik döneminde konuştuğu arkadaşı evleniyordu ve delikanlının o düğüne gitmesi farz olmuştu,ve gitti.Elfida ile ilk o gün karşı karşıya gelmişti..
Düğünde gelin arkadaşı delikanlı ve bir samimi arkadaşını bir köşeye çekip;’’ Elfida’yı size emanet ediyorum,bana göz kulak olduğunuz gibi ona da göz kulak olun,onu koruyun,bana olduğunuz gibi ona da bir kardeş,bir ağabey olun’’ diyerek,söz aldı ve delikanlı da söz verdi.Aralarında ki arkadaşlık aldı başını gitti daha da ilerledi,ilk başta kardeş olarak gördüler bir birilerini.Aralarında tuhaf bir hitap şekli çıkmıştı,’’Serserim’’ derlerdi bir birilerine...Delikanlı daha önce Elfida’ya serseri bir hayat yaşadığını ve bunu da sevdiğini anlatmıştı bir keresinde,ve ’’Serserim’’ diye hitap etmeler başladı.Sonra delikanlı istanbul’a daha sık gitmeye başladı.. aşk şiirleri12 Şubat 20011’de bir cumartesi gittikten sonra duygular değişmeye başlamıştı Elfida’da,Kardeşi olarak gördüğü delikanlıya bu sefer daha duygusal bakar olmuştu,delikanlı bunu fark etmişti ama anlamamazlıktan gelmişti,hatta kız ona duygularını biraz çıtlatır gibi olmuştu da delikanlı ’’bir daha duymayayım’’ demişti.. En son 24 Temmuz 2011’de yine bir cumartesi günü delikanlı yine İstanbul’a gitmişti ama bu sefer delikanlının duygularında da biraz değişimler olmuştu,hoşlanmıştı kızdan ufak ufak aşk’a doğru sürüklenir gibiydi.Nihayet buluştular o gün sanki birer sevgili gibiydiler.. içten,samimi ve sevgi dolu.. Bir gün sonra delikanlı memleketine döndü,döndükten sonra Elfida duygularını tamamen açtı delikanlıya. Delikanlı bir çıkmazdaydı artık... O düğün gününü hatırladı,Elfida duygularını açtığı gün ve o günden sonra o düğün günü hiç aklından çıkmadı..Söz vermişti,onu koruyacak,kollayacak,ona göz kulak olacak bir ağabey olacaktı,Aynı zamanda delikanlının İstanbul’daki bir ortak arkadaşları da Elfida ile kısa süreli ilişki yaşamışlardı ama delikanlının arkadaşı hala Elfida’ya aşıktı ve seviyordu.. Delikanlı düşündü,düşündü,düşündükçe daha da derde gömüldü. ’’HAYIR’’ dedi delikanlı,, sevdiği halde ’’HAYIR’’ dedi.. Söz vermişti Elfida’nın kuzenine o düğün günü,emanete hıyanet edemezdi,Elfida’ya aşık olan arkadaşına ihanet edemezdi,ve ayrı şehirdeydiler. Bu sebeplerle ’’HAYIR’’ dedi.Elfida başarı ile reddedilmişti edilmesine de,Elfida artık düşman gibi bellemişti delikanlıyı aramamalar,hal hatır sormamalar,delikanlı aradığında telefonda azarlar gibi konuşmalar,mesajlara cevap yazmamalar.Birde bu çok üzmüştü delikanlıyı,ablasına söz verdi,daha o kızı koruyacak ona ağabey olacaktı,Elfida’yı böyle kaybedemezdi derken,o sene Elfida üniversiteyi kazandı,hemde Eskişehir’den. Elfida telefonuna mesaj göndererek Eskişehir’de üniversiteyi kazandığının haberini verdi ve delikanlıyı şoke etti,aralarında tekrar yakınlaşma olmuştu,delikanlının içi yine umut dolmuştu ’’Hayırdan hayır çıktı’’ diyerek sevinmişti delikanlı,belki bu sefer hatasını telafi eder,o oda duygularını Elfida’ya açardı.. Eskişehir’de ev tutup yerleşen Elfida’nın evine bir ay sonra gitti delikanlı, ’’önce bir yerleşsin düzeninin kursun öyle giderim’’ demişti kendi kendine ve ELfida’ya. Evlerine bir güzel ümitle gitti,ama gittiğine pişman olmuştu..Evde Elfida’nın yeni sevgilisiyle tanıştı delikanlı,akşam sekiz’den sonra vesait olmadığını bilmediği için geceyi o evde geçirdi ve o gece delikanlının en kötü gecelerinden biriydi, Delikanlı bir sonra ki gün evine döndü,ve o günden sonra şiirler yazmaya başlamıştı.Bir müddet sonra işin foyası ortaya çıkmıştı. Elfida, delikanlının canını acıtmak için biriyle sevgili olmuştu ve bunu da başarmıştı, delikanlının canını acıttıktan sonra bunu itiraf etmişti delikanlıya,, Delikanlı artık unutmaya çalışıyordu Elfida’yı. Hatta başka bir kızla çıkmaya başlamıştı. Bir gün telefonuna mesaj geldi delikanlının, mesajda; ’’HADİ SEN BENİM SEBEBİM OLDUN,PEKİ SENİN SEBEBİN KİM OLDU ?’’ "Elfida, delikanlının canını acıtmak için biriyle sevgili olmuştu ve bunu da başarmıştı" Mesajı okuduktan sonra,,O gün delikanlı bir şiir yazdı ve bu onun son şiiri olacaktı,daha da yazmayacaktı artık. Ve son şiirini yazdı.... ’’Sebebim Serserim Benim’’ Sebebim.. Serserim benim, Hani yağmurlara emanetti yüreklerimiz, Ağlamaklı bakıyorduk ya hep hayata, İstesekte ağlayamazdık... Serserim.. Sebebim benim,, Yağmurlu yüreklerimizin hayallerinde, Kaç şarap şişesi yuvarladık da sayısını unuttuk Biz sadece Birbirimizin serserisiydik Kime ayıp geldi çay tabağında Kibritle yakıp,hasretle sigarayı söndürmek.. Uzaklardayken birbirimize, Biz gözlerimizi kimlerle avuttuk ? Birbirimize hediye ettiğimiz şiirleri, Biz hangi vapurda unuttuk? Sebebim.. Serserim benim,, Hayalin bile mutluluğuma sebepken, Ben senin hangi derdine sebep oldum da, Sen hangi semt sokağının masum mazlumu oldun? Sevgilim Benim olamayan sevgilim, Serserim benim.. Biz ne ayrılıklar gördük de, Birbirimize verdiğimiz teselliler boyumuzu aşmıştı.. Senden gelecek güzel haberlere ne oldu da, Adresini şaşırdı,bana ulaşmadı... Serserim,, Sebebim benim.. Mavi hülyalım benim.. Ben kırmızıyı severdim, Sen mavilere hayrandın. Sen ne zaman uykuya daldın da Ben kara kabuslarla uyandım.. Sebebim Serserim benim,, Anneni anam bildim,babanı atam Şimdi gözümde tütüyorsun buram buram Ben ne günah işledim de Senin sevdiğin mavili hülyalar, Bana ne zaman oldu haram... Bir düş istesem Aşk’a sebebimden, Bıktım desem bu serserilikten, Artık başka biri var gönlümde desem, Sebebime birde kinini eklesem,, Senden gelen her acıya kabulüm be serserim, Kabulüm be,, Hasret sebebim, Hazan mevsimim, Hüzün sebebim, Serserim benim..... Delikanlı sözünde durdu koruyabildiği kadar korudu göz kulak oldu ama arkadaşlık bağları bir süre sonra koptu.. Elfida şimdi nişanlandı ve de mutlu,Allah daha da mutlu etsin.. Delikanlı da mutlu artık onunda bir sevdiği var ve evlilik yoluna giriyorlar... Tüm bunları nereden mi biliyorum ?? Çünkü o DELİKANLI bendim.....
Sebebim..
Serserim benim, Hani yağmurlara emanetti yüreklerimiz, Ağlamaklı bakıyorduk ya hep hayata, İstesekte ağlayamazdık... Serserim.. Sebebim benim,, Yağmurlu yüreklerimizin hayallerinde, Kaç şarap şişesi yuvarladık da sayısını unuttuk Biz sadece Birbirimizin serserisiydik Kime ayıp geldi çay tabağında Kibritle yakıp,hasretle sigarayı söndürmek.. Uzaklardayken birbirimize, Biz gözlerimizi kimlerle avuttuk ? Birbirimize hediye ettiğimiz şiirleri, Biz hangi vapurda unuttuk ? Sebebim.. Serserim benim,, Hayalin bile mutluluğuma sebepken, Ben senin hangi derdine sebep oldum da, Sen hangi semt sokağının masum mazlumu oldun ? Serserim.. Elem sebebim,, Keder sebebim,, Hayalin bile mutluluğuma sebepken, Ben senin hangi derdine sebep oldum da, Sen hangi semt sokağının masum mazlumu oldun ? |