)(-)(-)(-BUĞULU CAMLARA YAZDIM ADINI-)(((-293-)(-)(-)(
********************************************************************************
*********** Gibiyim *********** Hayat defterini açıp da baktım Ezelden gülmemiş kullar gibiyim Bu geçen ömrümü boşuna yaktım Hiç sonu olmayan yollar gibiyim Bu garip halimi kimse bilmedi Aktı göz yaşlarım birgün dinmedi Ne karaymış bahtım hiç de gülmedi Akan boz bulanık seller gibiyim Bozuldu derendam oldum divane Ben ağlarım derdim çoktur kime ne Yiyip içip sefasını sürene Uzak oldum gözde eller gibiyim Efkarlandı yandı Aşık Dereli Ta ezelden kara bağrım yaralı Anamdan doğdum ya burya varalı Sanki konuşmayan diller gibiyim *************** Aşık Dereli *************** 1950 yılında Kağızman’da doğdu. Asıl adı Musa Zorba’dır. İlk ve ortaöğrenimini Kağızman’da tamamladı. Aşıklık geleneği ve şiirle küçük yaşlarda ilgilenmeye başladı. Yaklaşık ortaokul yıllarından itibaren şiir yazan Dereli, karşılaştığı ve meclislerde dinlediği aşıklar aracılığıyla kendini geliştirip bilgisini pekiştirdi. Özellikle Müdami, Mevlüt İhsani, Kemal Devrani gibi aşıklardan etkilendi. Alışılmışın dışında, bağlama çalmayı ise çok daha sonraları öğrendi. Aşık Dereli 30 yıldan fazla bir devlet dairesinde çalıştıktan sonra emekli oldu. Şiirleri çeşitli gazete, dergi ve araştırmada aktarıldı. -------------------------------------------------------------------------------- ..................................................................... )(-)(-)(-BUĞULU CAMLARA YAZDIM ADINI-)(((-293-)(-)(-)( Geçip giden zalım zamana baktım Dertleri yüklenen yıllar gibiyim Bir haldan bilmeze içimi döktüm Açamadan solan güller gibiyim Derim düşünceni kendine sakla Yeniden doğarım her gün şafakla Cananın saçları gelince akla Şuursuzca esen yeller gibiyi Bir seni diledim her gece Hâk’tan Şu bizim sevdamız inmedi gökten Ben yardan ümidi kesmişim çoktan Hiç aslı çıkmayan fallar gibiyim Hasret geçit vermez acılar katlar Toplanır dertlerde başımda patlar Üstünde kurumuş, dikenler otlar Yolcusu olmayan yollar gibiyim Suyu bile acı bir canlı içmez Verimsiz çoraktır çiçekte açmaz Kervan geçmez yerde kuşlarda uçmaz Şu geçit vermeyen beller gibiyim Sevda ile yüreğimi dağladım Gülemedim karaları bağladım Gelen vurdu giden vurdu ağladım Tarifi imkansız haller gibiyim Lüzumsuz sana da sevdin mi derler Bilinmez her zaman gizlenen sırlar Sarsa da çevremi ahu,dilberler Tınısı olmayan teller gibiyim Sadık Dağdeviren Aşık Lüzumsuz |
buğulu camların devami dileğimle
kalbi selam ve saygılarımı sunarım Allaha emanet olun duam ile