Kanallar Arasında KaldımBugün kanallar arasında kaldım, hiçbirinde sabit duramadım, Gidiş dönüşlerde değişen de olmuyordu, bunu da geç anladım, Sonunda haber programında kaldım, belki içlerinden bir tanesi, Bana şiir konusu olur, var mı kaderin bizi getirdiği yerden ötesi... Sanırım haber programının konusu yine bu ‘Özür!’ meselesinde, Konuşan gazeteci babasının nefretini tekrarladı Sabiha Gökçen’e, Ben de aynen katılıyorum, isyan konusu onun gölgesinde kalıyor, Asilerin kimliği meçhul ama halkın üzerine bombalar yağıyor... Halkın toplandığı yerde olanlar da anlatılıyor yaşayan tarafından, Sessiz kalmaları gerekiyor, yoksa korkuyorlar bombalanmaktan, Genç bir anne çocuğunu susturamıyor ve susması için boğuyor, Bombalar nedeniyle ölenlerin altından bir başkası canlı çıkıyor... İsyancı Seyit Rıza’yı da yakalıyorlar, elbette onun cezası ölümdür, Oğlu da isyankarlar arasında, onun da cezası babası gibi ölümdür, Baba önce kendisinin asılmasını ister, oğlununkini görmek istemez, Cellat önce oğlu asar sonra babayı, suçlunun isteği yerine getirilmez... Dünya insanlar için var edilmiş gibi bir düşünce de var zihinlerimizde, Oysa kimi insan cehennemi yaşamıştır, daha ulaşmamışken ahirete, Herkes için denge unsurudur mutlaka ahiret yurdu, öyle umsam bile, Ben de görmek isterim, dengelenen adaleti, gitmiş olsam da ahirete... |
O adaletin dengelenmesi biraz zaman alabilir,
Zira her akşam bir haber programına takılı kaldığınızda,
Başa bir yerde başka bir babanın oğlunu ölümünü izlemesi
ve yahut başka bir bombalanan yeri görmeniz kaçınılamaz bir unsurdur...
Güzel şiir, hayat kokulu... Birazdan fazla gerçeklik kokulu...
Biraz da şair katkılı.. Tebrikler..