Ey Türk Eli!..
Ey Türkeli, ben uzaktan gelen yorgunum.
Dinle beni, ben de senin bir öz oğlunum. Geceleyin çölde yalnız kalan yolcu bir Solgun ışık farkedince nasıl sevinir, Nasıl bütün ümidini bağlarsa ona, Ben de öyle yadelinden baktım vatana. Sen uzaktın benden, fakat kalbim senindi. Ey Türkeli, hasretin ta ruhuma sindi. Bir kasırga alt üst etti dünyayı bütün. Kanlı, viran mabedinde tarihin bugün Kaç hükümdar tacı kandil olup asıldı... Kaç istiklal gömmek için mezar kazıldı... Bu kazılan mezarlardan biri en derin. Bu en derin mezar senin, ey vatan senin! Kızıl gökten çalacaktı ayla yıldızı Ölümünden şenlik yapan kefen hırsızı. O karanlık günlerinde, gönlümüz kara, Bağrımızda sefillerin açtığı yara, Ellerimiz bağlı matem zincirleriyle. Neslimizin bezgin ömrü bütün hâile, Şehid olan emellere hep hazin, hazin Ağlamaktan nuru söndü gözlerimizin. Dinleyerek baykuşların kahkahasını Millet kara bayraklarla tuttu yasını. Bugün ki biz Hak yolunda kanını döken, Bugün ki biz bin kahrile hurdahaş iken Yekpâre bir çelik olmuş sine sahibi Bir milletiz, kükremişiz yanardağ gibi... Bugün ki biz, alçakların hakaretinden Varlığında kıyametler kopup cûşeden Yıldırımlı bir ummanız, uğulduyoruz; Zulme karşı Tanrı hışmı oldu Ordumuz. Biz daha dün öyle bedbaht olanlarız ki. Öyle göğsü hicran ile dolanlarız ki. Rûhumuzun zırhı oldu ıztırâbımız... Bahtımızla budur, dedik, son hesâbımız. Varsın gelsin arzın daha bin beliyyesi! Öcümüzün sayhasıdır topların sesi. Felaketler pençemizde oyuncak oldu... Yangınlarla bütün vatan alsancak oldu... Bir kırılmaz yalınkılıç gibi hıncımız. İmanını kalkan etti her akıncımız... Tayfunlara yoldaş oldu nâra salan Türk!.. Hey koca Türk, Tanrısından kuvvet alan Türk!. "Zafer" azgın bir küheylan; koşar, şahlanır; Sırtındaki şehsuvarı pek çabuk tanır. Bu şehsuvar, küheylâna daha binerken Yelesinden bir tutar ki, azgın at hemen İlk mahmuzda anlar nasıl binicisi var. Yol ver artık küheylana, şanlı şehsuvar! Sen korkusuz, güçlü, hakim oldukça ata Atın seni erdirecek her saltanata. Onu ne dağ, ne deniz durduracaktır. "Zafer" seni uçuracak... Uçuracaktır... Fakat bil ki: İrâdende sarsıntı varsa, Gönlünü bir lâhza için korku sararsa, Ya gözlerin kararırsa böyle uçuştan, Veya biraz mestolursan, dalgınlaşırsan "Zafer" seni birdenbire sırtında atar; Attan düşen nallarının altında yatar... İşte biz ki ta ezelden beri atlıyız, Asırların göklerinde biz kanatlıyız. Kanımızın ateşinden şimşek yarattık; Bu şimşekle küheylana bir kırbaç attık. "Allah!" diye haykırarak "Zafer" imize Hurûşettik Sakarya’dan ta Akdeniz’e... Âtîlere koşuyoruz gençlikle, şanla... Şan beraber koşar Hakka doğru koşanla. İstanbul - 1922 |