İSYANDIR SUSKUNLUĞUM
Bir zamanlar en iyi ben anlardım
Bu sevdanın dilinden Şimdi ise yine bir ben çekerim Ne çekersem ayrılığın elinden Oysa benim noksanım değildi sensiz olmak Bu ayrılığa faturayı kesen ben değildim Sen tutuşan sevdaydın gözbebeğimde Sen en güzel gülüştün dudaklarımda Sen bitmez tükenmez tutkuydun bakışlarımda İnan benim noksanım değil sensiz olmak Bu ayrılığa faturayı kesen ben değilim Ne yaptıysam sevgim çaresizliğimi yenmedi Geri kalan ömrüm yokluğun mafyasına Haraç olarak ödendi Şimdi çırpınmaya görsün yüreğimdeki Akmaya dursun gözlerimdeki Kesip geçer can damarlarımı Kesip geçer de tek başıma eğreti bırakıverir hayatla Öyle koyar ki sensizlik öyle vurur ki hasretin Sen yanışım sen yıkılışım sen yok oluşum Sen hayata son bakışım Sensizliği bir isyan gibi davet ediyorum Ve yokluğuna susarak baş kaldırıyorum Çünkü bu anlatılır bir şey değil Sensizliğin tarifi yok Hani can pazarına düşer ya insan Hani ecel müşteridir cana Hani ölüm namussuzu gezer ya damarlarında İşte öyle bir şey sensizlik adı neyse Görmedim bu ömrün hayrını Senden sonra desem yalan değil Çünkü bir sendin gerçek olan bir sendin vazgeçilmez Sen umuda ettiğim yeminlerin en kutlusu Susan konuşan dağlarımıza ne oldu Ne oldu o büyülü efsunlu gecelerimize Bir sevda taşırdık yürekte Bin bir sevda olurduk yan yana geldiğimizde Şimdi o umut dolu yarınları söküp attım yüreğimden Bir nefeste yarılar geçerim şu ömrü Bir nefeste kendimi öldüresiye Yokluğun bütün kahrım yokluğun zindanım Sen yanışım sen yıkılışım sen yok oluşum Sen hayata son bakışım Sensizliği bir isyan gibi davet ediyorum Ve yokluğuna susarak baş kaldırıyorum Çünkü bu anlatılır bir şey değil Sensizliğin tarifi yok Hani çıldıran özlemlerden idam mangaları kurulur da Kurşuna dizilirsin ya Hani gözyaşlarından çaresizliğin ipiyle Yokluğun darağacına asılırsın ya Hani ayakların sallanır kalır boşlukta Hani can bedenden uçunca İşte öyle bir şey sensizlik adı neyse Yurdagül ÖZAY |