Suskunluk susuzluk gibidir İçerde kulakları sağır eden Sürekli bir akarsu çağlar Dışarda bir kum fırtınası Kelime zerreciklerini yutar
Suskunluk büyütülmüş bir sabrın Güçlü ve kararlı elleriyle imsaklanır Yeni ve bir vakti sadıkta tüllenen Hızlı bir kararla iftarlanır İyinin ve hak olanın üstüne
Suskunluk bir haksızlığın meydanı Değildir kendini kında saklayan Bir hançereden çıkası Bir izzetli zülfikardır olsa olsa Çıktığında hak olanı ayırası
Suskunluk uzun ince bir sızı gibi Kendini biriken bir ağıtkende Açar perdelerini hak ile batılın Dağı taşı tarumar eden bir nara gibi Ömer nefesli bir yiğitten patlarkende
Şimdi küselim icazetli bir dert tutup Dünya gailesiyle en uzak yarına Susalım susalım yıkıp yalan olanı Gerçeği imar için ölümden başlayarak Avaze olup akalım ahir olana
Bir bağış olsun gecenin siyahına ağıp Düşlerin dişleriyle çiğnenen bu yıldızlar Biz iffetlenen mehtabın dağına çıkalım Bir iyilik siftahının suskun ama söyleyen Kutlu bayrağını açalım layık olana
Suskunluk kabzalı bir şiir kılıncını çekip Görelim ikrarını yerin ve göğün Kalbimizin ve tırnaklarımızın Halıkını Sonra susamışlığımızın har ve hararetiyle Harf harf sesliyelim bu vakti sadıkayı
(c) Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve/veya temsilcilerine aittir.
Şiirlerin izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur.
Suskunluk Adlı Vakt-i Sadıka şiirine yorum yap
Okuduğunuz şiir ile ilgili düşüncelerinizi diğer okuyucular ile paylaşmak ister misiniz?
Suskunluk Adlı Vakt-i Sadıka şiirine yorum yapabilmek için üye olmalısınız.