KIRMIZI
Karanlık sayılmayan bir yerdeydi ruhum,
Engebeli bir yalnızlıktı üstüne çöken. Huzuru kaçırmaya yetecek bir avuç kırmızı vardı düşümde.. Yorgun bir savaşçıydı ruhum, Ve ölümü kapıda pusu kurmuştu yıllardır. Hiç olmadığım bir yeri hatırlattı bu ezgi.. Ve hiç olmadığım birini... Bir avuç kırmızıya teslimdi ruhum.. Ne garptaydım ne de şarkta.. Yine de ölümüm kapıda pusu kurmuştu yıllardır. Zaman yitip gitmişti, Sokaklar birer eski hatıra olmaktan çıktığında. Sen ise yitirdiğim ruhumda saklıydın. İzin vermedin kırmızıya. Ölüm nasıl pusu kurmuştu kapıda yıllardır? |
Hiç olmadığım bir yeri hatırlattı bu ezgi..
Ve hiç olmadığım birini...
Bir avuç kırmızıya teslimdi ruhum..
Ne garptaydım ne de şarkta..
Yine de ölümüm kapıda pusu kurmuştu yıllardır. Usta işi etkileyici bir anlatım tarzınız var tebrik ve takdir yazıyorum