İsyân(GÜLCE-Buluşma)
Fark etmedim, grevdeymiş hocalar,
Mühürlenmiş aşkın çile mektebi... Yumrukladım saatleri son defa Eğdim, büktüm yelkovanı, akrebi. .......Kırdım ya, ohh dedim ya saate .......Ağzı eğri bir takvim, .......Şaşılanmış bel bel bakar duvardan; ..............Varsın baksın, delinin teki o... ..............Nasıl yedi nasıl, elli dokuz yılımı? .......Bilemişim en bakir imgelerle .......Şiir denen kılıcımı, hey ki heyyy!.. .......Işıklar, korkusuzca sökün etsin ufuktan .......Dorukları boyasın ıslığımın rüzgârı .......Aman eyyyy!.. .......Ben dorukta, saat dipte .......Yandım aman, yaman heyyy!!! Seneleri, haftaları, ayları Birer birer kurşunlayıp öldürdüm. Tekmeleyip “gün” isimli tayları Ufukların ötesini buldurdum... Boyutları, ölçüleri yok ettim, Kuşak yaptım Ekvator’ u belime. Sayıları defterlere hapsettim Yeni aldım kalemleri elime. .......Alınları bulutlardan yukarı .......Bıkmadan, çektim çektim... .............Söyledim insanlık şarkısını .............Asırların pas tutmuş kulağına. .......Gül kokulu bebeklerin ayaklarıyla .......Topukladım beşiklerden karanlığı .......Dudağımda gökyüzünün en sevdalı ıslığı .......Aman eyyyy!.. .......Ben dorukta, saat dipte .......Yandım aman, yaman heyyy!!! İsyândayım, akıp giden zamana Zerrelerin şarkısına hasretim. Sonsuzluğun koynundaki divana Çağırıyor içimdeki gurbetim... Mustafa Ceylan ---------------------------- (GÜLCE-Buluşma):Hece ve serbet’in tek bir şiir bünyesinde bir araya gelmesidir. |
"Yumrukladım saatleri son defa
Eğdim, büktüm yelkovanı, akrebi.
.......Kırdım ya, ohh dedim ya saate
.......Ağzı eğri bir takvim,
.......Şaşılanmış bel bel bakar duvardan;
..............Varsın baksın, delinin teki o...
..............Nasıl yedi nasıl, elli dokuz yılımı?"