Korkmayın !Bulaşıcı değil Oldukça derin ve ürkütücü görünen yaram. Susar yüreğinizin ortasından destursuz geçen Şiirler söyleyen kadın, Susar çığlığı martıların...
Dalgalı denizlerin artığıydı sakin kıyılarınıza vuran Soluk soluğa.. Bir gölgeye amade varlığı Nereden gelir nereye giderdi Kendine bu kadar uzaksa kime yakındı Bir ıssızda diz çökmüş sanık Çapraz sorgudan yorgun düşmüş bakışları Sır deryasına saldı aklı, Bedeninde uçsuz bir çıban olan bu illetin adı ne Dün salkım saçak çiçekken Neden bu gün bir dal bir budak savruluyor akasya?
Meftun olduğu gözler ki ;çekirdeği dünyanın Bütün maddeler içinde eriyik halde Manalarda derinleşen anlam, Gördüğü tüm aynalarda yokladı kendini Erir mi kalır mı sureti?
Ömrü bir ırmak , kıyısında durmuş bakıyor Beyaz köpük ibareti birazdan kopacak kıyameti Anlamadınız! Dağ yamaçlarından denizlere doğru Aktı ve geçti…
Sondan başlangıca,başlangıçtan sona gel-gitler. Ayağında durmak istemeyen ıslak ayakkabılarını giyip , koştu Çaldığı kapıları açan kimse yoktu Saksıda bir dağ menekşesiydi çocukluğu Küçükken görülen kabuslarla yüzleşmek büyümek demek Sızlayan iki ciğerinin tam ortasında Koruma altında ata yadigârı incileri.
Ah!...Ah, benim ucu her kedere açık sinem! Kaç! bu Kerbelâ’dan uzaklaş Seni sen yapan güzele yaklaş Yaklaş ki; çözülsün merhametin dili.
(c) Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve/veya temsilcilerine aittir.
Şiirlerin izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur.
BEYAZ KÖPÜK İBARETİ şiirine yorum yap
Okuduğunuz şiir ile ilgili düşüncelerinizi diğer okuyucular ile paylaşmak ister misiniz?
BEYAZ KÖPÜK İBARETİ şiirine yorum yapabilmek için üye olmalısınız.
Şiirin güzelliğine yorumun huşu veren müziği ve dizeleri bir o kadar daha akıcı ve doyurucu mizansenle kulaklarımızdan ruhumuza sindiren o ses tonu şiiri abideleştirmiş adeta. Kutluyorum üstadım.
Korkmayın !Bulaşıcı değil Oldukça derin ve ürkütücü görünen yaram. Susar yüreğinizin ortasından destursuz geçen Şiirler söyleyen kadın, Susar çığlığı martıların... ******************* Sessizliğimde barınır, yaramla ovunurum.. Kimseye yoktur zararı yaramın, martılar bile suskun... Çok beğenilerimi bırakıyorum yüreğinize.. Harikasınız!..
Korkmayın !Bulaşıcı değil Oldukça derin ve ürkütücü görünen yaram. Susar yüreğinizin ortasından destursuz geçen __________________________Şiirler söyleyen kadın, Susar çığlığı martıların...
Sıradışı mısralardı , okudukça doyumsuzlaşan ...Kendi sesinizle dinlemek bu güzel şiirinizi hayranlıktı dost... Mutlu bayramlar Süreyya hanım...Sevgiyle...
şiiriiniz duygu köpükleriyle gönül denizimizde tatlı tatlı akıp geçti...geride güzel ve taze izler bırakarak...teşekkürler, tebrikler...selamlar, saygılar...
... çok zor bir şiir hocam ... yorumu da öyle !...
... derin bir felsefe akıyor içinden ... öyle ki ; dalgalar yerine ... betimler dövüyor o sert kayalıkları ... içre doğru açılan bir pencere ki ; ... gam çiçeklerinin bahçelerine açılmakta !... ... ammaaaaa, yürek ya bu ... sevdadan yan hakim ve hekim olan ... değeri ve değerliyi yine de oçıkarıyor meydana ... vuslat gelmese de dahi !...
Dalgalı denizlerin artığıydı sakin kıyılarınıza vuran Soluk soluğa.. Bir gölgeye amade varlığı Nereden gelir nereye giderdi Kendine bu kadar uzaksa kime yakındı Bir ıssızda diz çökmüş sanık Çapraz sorgudan yorgun düşmüş bakışları Sır deryasına saldı aklı, Bedeninde uçsuz bir çıban olan bu illetin adı ne Dün salkım saçak çiçekken Neden bu gün bir dal bir budak savruluyor akasya?
şiir ve yorum oldukça güzeldi hazla okuyup dinledim kalemine yüreğine sağlık.
şiirde müzik çok güzel emeğinize ve o güzel sesinize sağlık çok güzel bir çalışma güzel bir eser güzel bir sesleniş kutladım yüreği ve kalemi saygılar gönderdim .......
Korkmayın !Bulaşıcı değil Oldukça derin ve ürkütücü görünen yaram. ==========
Derin yaralar geçmez, bırak bulaşırsa bulaşsın... Değerli Süreyya hanım, Değerli Kaleminizden içten samimi duygularla yazılmış çok güzel bir şiir okudum. Tebrik ediyorum.
Şiiriniz, bana aşağıdaki çok severek okuduğum şiiri anımsattı.
Saygılarımla.
Uçurtmalar
"En sevdiği renk mor olan kadın En sevdiği kelime “asi” En sevdiği oyun incitmek beni Hıncı, çocukluktan kalma bir yara izi gibi
İpleri dolaşmış uçurtmalar misali Ne beraber uçabildik, boşverip şu dünyayı Ne gidebildik kendi yolumuza
Rüzgarda savruk, başına buyruk Senle ben
Zamanı, yaralarla ölçen kadın Geçmişiyle kavgalı Gündüz isyankar Geceleri Tanrı’ya sığınan kız çocuğu Kırdığı kalpleri dizmiş ipe Gene en büyük zararı kendine En sevdiği ses, çocuk sesi Güneşli, billur, neşeli Oysa, yıllar var ki kendi Anne olmayı istememiş Çekip gidebilmek için bir gün Geride ekmek kırıntıları bırakarak Kuşlar yesin diye ayak izlerini Kalmasın ne bir sızı ne kalp yarası
Sevişirken taşkın bir nehir Öpüşürken kor bir alev Uykusunda melek gibi masum Bakmaya kıyamadığım Kaç gece göğsünde uyuduğum Ama beraber uyanamadığım kadın
İpleri dolaşmış uçurtmalar misali Ne beraber uçabildik, boşverip şu dünyayı Ne gidebildik kendi yolumuza Rüzgarda savruk, başına buyruk Senle ben
Her hasretten sonra Başka başka sevdaların kollarında Yemin etmişken bir daha konuşmamaya Gene bulup birbirimizi Sabahı olmayan gecelerde Aldatma pahasına sevdiklerimizi Ağlayarak seviştiğim kadın
Senle ben ipleri dolaşmış uçurtmalar misali İpleri dolaşmış uçurtmalar misali Ne beraber uçabildik, boş verip şu dünyayı Ne gidebildik kendi yolumuza Rüzgarda savruk, başına buyruk Senle ben...
Elif Şafak
Er Oil tarafından 11/1/2011 1:10:25 AM zamanında düzenlenmiştir.
Martıların çığlığı aslında yalnız suskunluğumuzun sesiydi kadınların gölgesi bir şeylere amade gittiği yerler bilinmez ne çok uzakta herkesin kendisi ulaşılmayan hülyalarda sır deryasında hepimiz birer nokta birer yolcuyuz sonsuz ufka...
SÜREYYA' m; müzik harika sesine bitiyorum zaten senin meftun ediyor okuyuşun bence on numara şiirdi
Korkmayın !Bulaşıcı değil Oldukça derin ve ürkütücü görünen yaram. Susar yüreğinizin ortasından destursuz geçen Şiirler söyleyen kadın, Susar çığlığı martıların...
Dalgalı denizlerin artığıydı sakin kıyılarınıza vuran Soluk soluğa.. Bir gölgeye amade varlığı Nereden gelir nereye giderdi Kendine bu kadar uzaksa kime yakındı Bir ıssızda diz çökmüş sanık Çapraz sorgudan yorgun düşmüş bakışları Sır deryasına saldı aklı, Bedeninde uçsuz bir çıban olan bu illetin adı ne Dün salkım saçak çiçekken Neden bu gün bir dal bir budak savruluyor akasya?
Meftun olduğu gözler ki ;çekirdeği dünyanın Bütün maddeler içinde eriyik halde Manalarda derinleşen anlam, Gördüğü tüm aynalarda yokladı kendini Erir mi kalır mı sureti?
Ömrü bir ırmak , kıyısında durmuş bakıyor Beyaz köpük ibareti birazdan kopacak kıyameti Anlamadınız! Dağ yamaçlarından denizlere doğru Aktı ve geçti�
Sondan başlangıca,başlangıçtan sona gel-gitler. Ayağında durmak istemeyen ıslak ayakkabılarını giyip , koştu Çaldığı kapıları açan kimse yoktu Saksıda bir dağ menekşesiydi çocukluğu Küçükken görülen kabuslarla yüzleşmek büyümek demek Sızlayan iki ciğerinin tam ortasında Koruma altında ata yadigârı incileri.
Ah!...Ah, benim ucu her kedere açık sinem! Kaç! bu Kerbelâ’dan uzaklaş Seni sen yapan güzele yaklaş Yaklaş ki; çözülsün merhametin dili.
Süreyya ŞİŞMANLAR/Ekim-2011
Güzel bir anlatımdı, şairemizi kutluyorum.Yunus diyarından selamlar.
Bir gölgeye amade varlığı Nereden gelir nereye giderdi Kendine bu kadar uzaksa kime yakındı Bir ıssızda diz çökmüş sanık Çapraz sorgudan yorgun düşmüş bakışları Sır deryasına saldı aklı, Bedeninde uçsuz bir çıban olan bu illetin adı ne Dün salkım saçak çiçekken Neden bu gün bir dal bir budak savruluyor akasya?
Burasını nasıl sevdim bir bilsen hocam...Finalide şiire yakışan bir güçle bağdaş kurmuş oturmuş...Kendimi bir an himalayalarda hissettim, uçsuz vadileri seyreden buda, yahut derviş...
............. Ömrü bir ırmak , kıyısında durmuş bakıyor Beyaz köpük ibareti birazdan kopacak kıyameti Anlamadınız! Dağ yamaçlarından denizlere doğru Aktı ve geçti… .................
Şiirinizi keyif alarak okudum ve yorumunuzu dinledim..Yüreğinize sağlık. Kaleminiz daim olsun. Saygı ve teşekkürlerimi bırakıyorum sayfanıza.
tebrikler
dilerim yaşadığın şehir ve adım atığın her yer neşe ve huzur dolar
selam ve dua ile..
a.e.o