TİLKİ TİLKİ...SAAT KAÇ?
Her ne ki dilemişsem, verdin de geç!
Düşündüm, “Bir bildiği vardır” dedim, Hep 1’di tercihim... demedin ki “seç! ” “Allah ne verdiyse” de dedim... yedim. E! Anladım şans 1 ve de tercih 1, Kaşığında ne var... yiyeceğin o! Kul şansa esir... şanssa sana esir, Ne demişsen önden, diyeceğin o! Tek sevdiğim “Dile vereyim” demen, O yüzden ya ben de senden diledim, Dedim ya verdin deee vermedin hemen, “Dilek benden, zamanı ondan” dedim. Hepsini anladım... bir bunu ı-ıh! Neden bekletiyorsun, gecikip hep? Birden düştü jeton da dedim ki “Yuh! Kafayı çalıştır giy 5 numro kep.” Öyle yaptım... düşündüüüm, suç saatte! Sen vermesine veriyorsun ammaaa Verdiklerin, uymuyor doğru vakte, Saatin yanlııış! O saate uymaaa! Ya eskimiiiş... ya da bozuk çalıyor, Bir ver şunu, ver... bir tamirciye ver! Sonra, al dilekleri... yeniden sor, Doğru vakte ayarla, yeniden kur! Bak, o saat yüzünden hep geciktim, Almasına aldım da nedeeen sonra, Âlem âb-ı hayat, ben ağu içtim, Yapmazsan yanlış, bağırırım “hurraaa! ” Hattâ, bilirsin... bir borcun var halâ, Hani, istemiştim de beklerim ya! Yok canııım... mavi gözlü! Değil elâ, Yapma! Kalmasın... kalmasın oraya! 26.08.2008/22.05 |