Ozan İlhani İle Sohbet (Nazire)
Değerli kardeşim , kıymetli hemşehrim Ozan İlhani’ ye...
Erzurum, Şenkaya, Kürkçü’ dür köyüm, Gurbete yâr dedim Ozan İlhani! Antalya güzel de hasretlik Bey’ im, Bağrımız kor dedim Ozan İlhani! Sene bin dokuz yüz altmış sekizdi, Kağnının yükünü çeken öküzdü. Ardımızda kalan buruk bir izdi, Önünü gör dedim Ozan İlhani! Sarıkamış garı bahar sabahı, Bülbüller uyandı duyunca ahı. Herkesin kendine kendi günahı, Dönüşü kâr dedim Ozan İlhani! Yanaştı perona bir kara tren, Görmedim kim idi treni süren. Üç gün üç gecede durunca fren, Varılan yer dedim Ozan İlhani! Ankara Gar’ ına inip yürüdük, Anayla babayla gardaş bir idik. Güneşi gören mum gibi eridik, Hayıra yor dedim Ozan İlhani! Kaderim diyerek kırık sazımla, Dayandım çileye gizli sızımla. Kirpiğim üstünde gezen tozumla Ağlamak zor dedim Ozan İlhani Önce Yaradan’ a sonra özüme, Döndürdüm yüzümü kendi yüzüme. Sevgidir görünen gönül gözüme, Sağılan nur dedim Ozan İlhani! Sordular söyledim hatırım nasıl, Dedim bir insanım, can’ ım velhasıl. Gelmişim geçmişim bilirsin asil, Gayrısı şer dedim Ozan İlhani! Dolaşıp gezdiğim gönül evreni, Aynadır beşere, gösterir seni. Yoğurur yeniden pişirir teni, Ötesi sır dedim Ozan İlhani! Sanma ki unuttum aslımı yani, Reyhani, Sümmani, Âşık Nihani... Derinden derine kanıyor fâni, Yaramı sar dedim Ozan İlhani! Maharet gülmekte üzülmek kolay, Memleket havası ve bir çok olay... Çevirdim başımı gökte yıldız, ay, Umudum var dedim Ozan İlhani! Erişti yaşımız artık kemâle, Denir mi bu ömür yıkılmaz kale? İyi de kötü de Rabb’ e havale, Burada dur dedim Ozan İlhani! Sen Ozan İlhani Refika benim, Kırılan kolların içinde yenim. Ezelden ebede yiğittir genim, Tarihe sor dedim Ozan İlhani! Refika Doğan - 2011 Antalya Nazireye konu olan dizeler karşısında yutkundum ilk anda, düğümlenen hançeremle! Yıllar öncesi geldi gözümün önüne. ilk kez bindiği trenle bilinmedik bir yaşama, bilinmedik bir dünyaya yolculuğa çıkan...Kader diye belletilen zorlu yaşam koşullarının asla kader olmadığını...Bunun eğitim, bilim, irfan, vefa ve manevi bağlarla bir bütün olarak aşılabilecek bir anlayış ve çaba olduğu gerçeğiyle; o kadere kendi çapında bir harç koyabilme düşüncesiyle kentin varoşlarında yeni bir umut, yepyeni bir yaşam arayan...Bütün bu arayışlarında özünün örselenmemesine özen gösteren Kara Kız’ı anımsadım! Ve şimdi... Aidiyetlik duygusu yok mu...Tarifi zor bir heyecan, tatlı bir meltem ve birazcık hüzün... Anacığımın şefkat ve sevgiyle dolu sımsıcak kucağı dediğim VATAN’ ım, ülkem ve onunla bütünleşen değerlerim, memleketim... Ne güzel Erzurumlu olmak, Erzurum’ u telaffuz etmek ve Şenkayalılık...Ne derin, içimin ırmaklarında kıvrım kıvrım hasretimle şehrimi anmak ve Kehribar Karası’ nda ışıldayan ay’ a, yıldız’ a selâmla; kirpiklerimi yıkamak tatlı tuzlu sularında, ne güzel... Refika Doğan - 2011 Antalya Not: Bu şiir, değerli şair Sadık DAĞDEVİREN’ in ( Âşık Lüzumsuz) " -///-OZAN İLHANİ İLE SOHBET-///- " adlı şiirine nazire yazılmıştır. Her iki ozanımıza da saygı ve dostlukla... Not: Gerek yorumlarıyla destek veren değerli şair dostlarımıza gerekse değerlendiren seçki kuruluna teşekkürlerimle, saygı ve dostlukla... |