Sen Güneşi Zindandakilere Sat
bir yaz yağmuru gibiydi bana olan tutkun
buğusu gözlerimde büyüsü sözlerimde kalan bakışının ritminden titrerdi bu gönül derdinde deva bulduğum azat etme beni eksik yanımsın, yazılmamış şiirim olma nefesinden ne ateşler yaktım serinlik verirken bakışların sen güneşi zindandakilere sat gölgen yeter bana avuç içi kadar toprağım olsaydı dünyanda bir de gölgesine sığındığım ağaç bana beni duyur, sensiz kaldığımda bana beni duyur, masallar sustuğunda bana kendi mazini anlat rahat bırak geleceği uyusun sırça köşkünde bana, benim olmayan birşey göster senden başka bana, senin olmayan birşey göster benden başka çam sakısı çoban armağanı bıraktım simsiyah bir hüzün bir de ters akan nehir seni, sana rağmen terkederken heybemde gam dolu bir de ayın şavkında saklı yüzün dokundum ya ruhuna o bana yeter etten kemikten olmasan da... Simsiyah |