Bir gün güneş ölür Yanmakla ilgili korkularda ölür
Senin yaşadıkların yaşamadıklarına dair Bu kelimeler kaç dilde yabancı şiire ve gökkuşağına Sen kaç kez yazdıklarına yanıldın Yazamadıklarına aktın tunalar boyunca Hani o tamam vardım işte dediğin anlarda maviye Kurumuş toprak ve geçmişin fosilleriyle baş başa kaldın Balık cesetlerine soyundun yüzyıllar boyunca Kitabelerde gözyaşı damlaları imzalı aşk acılarını bıraktın Bugün her yeni nesil bu aşk acısının peşinde Kazılmadık toprak eşelenmedik dün bırakılmadı Oysa ki bilmezler gözlerin hep gökyüzüne müptelaydı Başın öne düştüğünde dünyanın dönme hızı düşer Aşk ekseninden kayardı Bir yıldız kaysa gecenin matemi yanardı
Bir gün sebepler ölür Nedenlerle ilgili sorularda sorulmaz
Sen Anadolu toprağı kadar bereketli yürek Bu kelimeler pamuk ırgatlarının elleri kadar yabancı yaşama Ve aşk kadar tanıdık yürüdüğün sokaklara Ben kaç kez buradan geçmiştim Kaç kez bu anı yaşamıştım soruları meçhulde bırakılmış Bir tütün kağıdının dudak payında yaşlanılmış O göç etmiş Bu geç kalmış ve her olgu köyünün tarihini gömmüş Kimsesizler mezarlığına Bir tanıdık sen kalmışsın tüm yaşama yabancı Ulu çınarların altında bekleyişlerle donatılmış gece gibi Bir tek sen bırakılmışsın geçmişten iz misali Şadırvanların etrafında dönen melekler konuşuyor sabahı Kurtulanı olmamış şafak ayazlarının Mektupların gömülmüş bakır bir sürahinin kalbine Ve parmak izlerini öpmüş yediverenler Kurumuş nehirlerde can alma sebebi olmuşsun sen Kış gelmiş susma sebebi olmuşsun sen
Bir gün susmalar ölür Susamaya dair özlemlerde ölür
Boylu boyunca uzanır ceset gibi sevenler Bir nane kokusunda uyanır bir gün tüm Bedirhanlar Ve düşerler selamların tomruk tebessümlerinin peşine Bulduklarında her gülüş sana dönüşür Gökkuşakları kurtulur sarmallarından Yağmur damlalarında mektupların okunur Yalnızlık kurtulur Aşk dillenir Mürekkep mavisi bir nehir sonsuzluğunda huzur bulur
Anlamakla yola çıkacak bir gün yolculuklarına tüm martılar Varacakları yerde sen Anlamakla yola çıkacak bir gün tüm dervişler Her dulda gözlerini kapatacak Anlatacakları aşklarda Anlamlarda sen olacaksın Gardiyanlar mahkûmluğundan kurtulacak şiirlerde Ve her yeni başlangıca senin adın konulacak Parmaklıkları kırılmış Terk edilmiş hapishanelerde acı bekleyişler gibi mahkûmluklarda susacak
Bir gün gece gibi karanlık Geceye süzülen kelimelerde son bulacak
Senin adın uçurum her tarafın boşluk Düşmekten yana korkuları unutturan bir yanın var yine de Yüksek dalgalara söz geçiren bakışların Fırtınalara dostça yanan bir fener gibi yolcularını bekliyorsun Kaç asi yürek fark etmeden geçti yollarından Senin yaşadıkların yaşamadıklarına dair Bir gün ulaşırım kayıp olmuşluğuna O gün yollar ölür Yolculuklara dair yorgunluklarda ölür Sıradanlaşan her cümle mucizeye dönüşür
Bir gün masallar ölür Gerçeğini anlatır tüm aşklar Kaf dağlarına ulaşamayan baharlarda ölür…
(c) Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve/veya temsilcilerine aittir.
Şiirlerin izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur.
Yağmura Karışan Mektuplar şiirine yorum yap
Okuduğunuz şiir ile ilgili düşüncelerinizi diğer okuyucular ile paylaşmak ister misiniz?
Yağmura Karışan Mektuplar şiirine yorum yapabilmek için üye olmalısınız.
sair atkini sar boynuna ve yaz hep...
sevgiler tolga