MEYDAN
Biri der, imanında tarikat ehli
Kalmamış ama vicdanında bir tutam izi Yaşlanınca taslar müslümanlık biri Şirke alet etmiş kendini. Biri der, doğruyum bu devranda Kibirinden kararmış bir şeyda Görmek istemez kendi ahvalında Nice faniler gitti öte tarafa. Biri der, abad oldum bu alemde Sanki dünya malını götürecek beraberinde Kanuni bile dedi; bir elimi tabuttan dışarı çıkarın Görsünlerki Kanunide bu dünyadan eli boş gitmiş. Meydanı boş bulmuş bir güruh Ahirete bakarlar adem-i teveccüh Allame-i cihan olsanda kalacaktır bir ruh Kelamım acıdır cahiller çeker yuh. Göksel Akçay Ankara- 2 ekim 2011 Şirk: Allaha ortak koşmak Devran:Dünya Şeyda: Deli Ahval: Durumlar, haller, vaziyetler Abâd olmak: zenginlemek,zengin olmak Adem-i teveccüh: İlgisizlik Güruh:değersiz, aşağı görülen, küçümsenen topluluk, derinti, sürü. Allame-i cihan:Çok bilgili olduğunu sanan, alim, çok bilmiş... Kelam:söz,söyleyiş biçimi, söyleme |
Biri der, abad oldum bu alemde
Sanki dünya malını götürecek beraberinde
Kanuni bile dedi; bir elimi tabuttan dışarı çıkarın
Görsünlerki Kanunide bu dünyadan eli boş gitmiş.