Çayım ve Yalnızlığım
Billûr çiy damlaları gül yaprağında eda.
Bir isli çaydanlığın sinesi ateş dağı. Dudaklarda üşürken buruktan buruk veda. Dostun demlediği çay gönle atar hep ağı. Çayın hikâyesini bazen demlik anlatır. Semaver sükût eder içinde korlar üşür. Kırk yıla zaten sığmaz bu demdeki hâl hatır. Ateş sen de boş durma bu hâle tarih düşür! Huzur sükûn mevsimi hoş gamzedir çayımda. İncecik nazeninler billûr billûr gülümser. Itırıyla nazıyla hep gönül sarayımda. Kimi dem kasırgadır kimi dem imbat eser. Gül üşür su tutuşur semaver nefesinde. En içli besteleri ateşle su besteler. Dinlerim has türküyü semaverin sesinde. Suzinakla ferahnâk daima bu sesteler. Çayımla paylaşırım hüznümü ve derdimi. Buğusunda ipekten kanatlar halelenir. Sade beni anlatır bardakta çayın imi. Gamzesi emsalsiz naz hep gönlüme elenir. Çayım ve yalnızlığım acır da takvimlerde. Koparılan yapraklar bir bir hatıra olur. Yalnızlığın bestesi saatteki imlerde. Ve çayımın buğusu yalnızlığımı solur… Ankara,01.10.2011 İ.K |
Koparılan yapraklar bir bir hatıra olur.
Yalnızlığın bestesi saatteki imlerde.
Ve çayımın buğusu yalnızlığımı solur…
Hayran olmamak elde değil hocam, çok güzeldi.Saygılarımla...