Çay ve Yâr
Su suzinak çağında buğulu şarkı söyler.
Dem alır demliklerde naz ıtırlı muhabbet. Dudaklarda sükûtu katre katre söz eyler. Kavrulan sinelere yârin nefesi medet. Düş görürken periler gümüşî iklimlerde. Bir cerenin bakışı süsler hayallerini. Ahu gözden iz kalır ipekten kilimlerde. Hayal etmek ayrı haz incecik ellerini. Su yanar ateş üşür yârin gamzelerinde. Bir huzur esintisi serinletir sineyi. Efsaneler depreşir çayın huzmelerinde. Demlik sebil ederken emsalsiz defineyi. Suzinak şarkıların nağmesi dudak yakar. Nemli kirpiklerinde yuvalanır buğular. Ayrı bir ahenk ile yağar bu mevsimde kar. Hep yâri hatırlatır süzülen ak kuğular. Her katresi naz gülü demlediği has çayın. İnce belli içinde bin bir gizem ışıldar. Özeti simasında bu dem de dolunayın. Sohbete girizgâhın onsuz kapıları dar. Ankara,27.09.2011 İ.K |