ÇOCUKLARŞiirin hikayesini görmek için tıklayın KAHVERENGİ SAYFANIN / ÖKSÜZ ÇOCUKLARI...
Bir çocuk sarılıyor benliğime Gözleri Yörük karası / elleri buz… Üst baş hüzne belenmiş Sevgiye inat ne varsa / dökülüyor yakasından Yetimliği aşındırmış körpe omuzları Kısacık ömrü / dar geliyor bedenine… Kim bilir kaç oyuncağı çalındı Kaç kez ağladı Kaç gülüşü gamzelerinde / asılı kaldı… Kısa bir düş aralığında Keküllerini yüreğime sarıp götürüyorum Kara / kuru / hınzır çocukluğuma… Oyuncaklarımı gösteriyorum / kara gözlerine Okul bahçelerine gömülü aşkları eşeliyor Sobelendiğimiz köşe başlarına yeni umutlar sinip Kaybolup gidiyoruz / saklambaçlarda… Yetmiyor Gökyüzüne soyunuyoruz ergen gecelerde Sevda şişkini ceplerimizi boşaltınca Sen hanım ağa oluyorsun / ben / kulun Büyüyüp gidiyoruz ihtiyarlığımıza… An geliyor Yılgın bir bekleyişe dönüşüyor zaman Onca çocukluğu bir kenara bırakıp Çekip gidiyorsun / doğduğun yere Ve ben ölüyorum Yirmi Dört Eylül Akşamlarında… GÖREN OLDU MU ÇOCUKLARI… Hanım ağa Adlı Kitabımdan KEMAL KARSLI |