HAYALDEKİ SEVGİLİYE MERSİYE
Ey! Edebiyle ruhumu ruhuna saran Yar!
... Gülümm... Gülceğizimm... Diyen efsunlu dillerin nerede? Gel de! Sızlayan yaralarımı nefesinle mestur eyle... O nefes ki; mübarek ab-ı hayatın membağı... Edep makamının tek bakir kalmış cengaver serdarı... Titreyen sesidir! Kaldırır şaha, sükun eylemiş yürekleri... Bir edalı gülüşün ölüye can’dır... Kıskandırır melekleri... Gönül nasıl karanlığa gömülsün, bu sedayı görüpte... Tam ulaştım sandığı bir anda, bürünsün esarete... Tek kurtuluş bu mudur, azgın nefsin elinden? Nasiptir belki muştu! Bir Mürşid-i Kamil dilinden... Sende bir gizli iksirdir, İlahi Aşk’ın cevheri... Cümle alem hayrandır, Cennet nimetlerinin serveri... Boşa akıp gelmedi bu Gönül sana...Bil ki; her daim meyyal! Senin varolmadığın yokluk zamanları, Canana bir Alem-i hayal... Kurtuluş yoktur bilirim, ruhlar esaret ebediyete... Vuslat Hak’tır! Hak! Azimdir, Kerimdir, düşkündür merhamete... Leyla neden eylesin ızdırap, neden kapılsın ümitsizliğe... Rahman kadim eyleyecek saadeti birgün, sonsuz merhametiyle... İşte o gün! Bugündür aslında... Yüreği Rabbine gönülden nakşeyleyene... /Leyla Arsal/ 29.06.2011-Tokat |
Rahman kadim eyleyecek saadeti birgün, sonsuz merhametiyle...
İşte o gün!
Bugündür aslında...
Yüreği Rabbine gönülden nakşeyleyene...
Gönlünüz dert görmesin,, yine kalem konuşmuş,, kelam düşmez bize,,
yine de yazacak üç beş kelimemiz olsun,,
Leyla,, o leyla ki, derde düşürür, mecnun eyler,, o leyla ki, vazgeçilmez aşkından,,şiirler yazdırır, çöllere yoldaş olur mecnun,, o leyla ki, şairi ağlatır,, hüzünlü gönülleri perişan eder,, çiçekleri soldurur,, o leyla ki, veliyi deli eder, şairleri konuşturur,, o leyla ki,, ömürlerden ömür alır,, aslında o leyla her bir sevgilinin adıdır,, öyle olmasaydı nasıl yazardı ki şair?? şiirler nasıl oluşurdu ki? şarkılar nasıl söylenirdi ki? O leyla ki, şairlerin ilham kaynağıdır,,