......... Mavi Gibi Yazgımsın Ömrüme .........Şiirin hikayesini görmek için tıklayın Merhaba sevgili Can Dostlar,
Bu gün 11/eylül/2011 pazar..... Buram buram hüzün kokan bir Pazar öğle sonrası ,Sıcak ve hafif esintili bir Samsun/Bafra günü… Yeni bir hüzün şiiri astım sayfama.. günler ısınmaya yüz tuttu gitmelerin telâşında esrik baharlar geceler eksiltiyor beni yalnızlığım dokunuyor tenime ayrılığın yüzü gülümsüyor gözbebeklerimde rüzgâr iç çekiyor nefeslerimde ateş gibi bir sevdanın kollarında üşüyorum gecenin siyahını yıkıyor gözyaşlarım bir ses gibi, bir rüyâ gibi alev alev yanıyorum tenime değdim,orda mısın…diye yoksun… yalnızlığım kaçıyor öksüzlüğüme oysa, nevbaharıydın Sana adanmış dizelerimin gözlerinin tebessümünden tutunuyordum aşka dudaklarımda hüznün kıpırtısı gizlenmeye çalışsa da ellerimin tedirginliği gözlerimin buğusuna iştirak ediyordu eflâtun bir rengin yorgunluğunda yığıldı mavi düşlerim hayatın ortasında kalakaldım,kayboldum hislerimle.. şimdi,alaca ay tutulmalarında yazılıyor sevda şiirleri gücenmiş satırlarla sesleniyorum gidişine yokluğunun karanlığında sönen umutlarım kelimesi tükenmiş şiirlerimin yamalı bohçası gibi.. gidişin içime oturuyor aklımın kıyısından dolanıp ayrılığa “merhaba” diyorsun demek “tam” olamadık biz hayat gibi kaydın parmaklarımın arasından seyirci kaldım gidişine şakacı baharlar gibi aldattın içimin erik ağacını soldurdun bayırlarımdaki gelinciklerimi gidişinle, saklı bir kentte ateşe verdin gülümseyen papatyalarımı düş kırıklığına oturdum lâcivertin sırıtışlarında gün,dünde kalırken, ayrılığın sızısı bu güne sarktı pencere kenarlarında gittin ve sardın Sensizliği boynuma bir atkı gibi yaslı bir bulut gelip,yaslanıyor şimdi kahverengi gözlerime kopuyor zihnin telâşıyla âsumandan yağmurlar mavi bir ateş tutuşturuyor tülden nârin kanatlarımı binlerce figân baş kaldırıyor bir lâhzada tenimde uzak diyarlarda sevda yorgunu yüreğimle acı dolu hasret dolu geceler ve sabahlarım ayrılık dolu sensizliği, ürkek sokak aralarında dolaşırım utangaç tebessümünle gelip,çaldığın gözlerimi, ve kalbimi de bırakmıştım avuçlarına şimdi kar altında alev alev düşlerim maviye dair imkânsız bir sensizliğin yalnızlığındayım şiire uyandım derken,baktım ki; gök gürültüsü ve şimşeklerin dansı hakim âsumanımda yan yatmış bir çaresizliğin gark oluşlarında nefes alamıyorum aşk akıp gidiyor içimden ekşi sözleri atmaya çabalıyor nefeslerim dışarı … gözlerin hasret gecesi üstümde bir bahar sancısı göklerimde mavi kanatlı uçurtmalar üstüme dökülüyor akşamın alacası öyle bir hüzün ki sarıyor bir palto gibi haziran titreyişleriyle sarsılıyor tenim hep kahır döküyor gözlerim, ellerim, kelimelerim, hayata… çünkü; geberiyorum aşkından..! çekip gittin de ne oldu..? başın göğemi erdi mutluluktan..? gidişinle zehir etsen de hayatı ruhuma, gül-î rânâm oldun hayatıma her şeye rağmen, mavi gibi yazgımsın ömrüme tarifsiz bir yanışın ve ılık ıslanışın sonu hüsran olmamalıydı Süleyman Altunbaş |
başın göğemi erdi mutluluktan..?
gidişinle zehir etsen de hayatı ruhuma,
gül-î rânâm oldun hayatıma
her şeye rağmen,
mavi gibi yazgımsın ömrüme
tarifsiz bir yanışın ve ılık ıslanışın sonu hüsran olmamalıydı
Duygu seli dizelere gönülden tebrikler ....harikaydı eser....esenlikler dost...